Denemelerim sırasında farklı iğneler kullanmaya çalıştım. Gerek Goldnote firmasının yeni iğneleri, farklı MC iğneler derken liste oldukça uzar. Bu yüzden tek tek ayrıntıya girmektense, genel ses karakteri ile alakalı görüşlerimi paylaşmaya çalışacağım. Öncelikle Goldnote PH-10 iki pikap girişinin farklı şekilde ayarlanması ve bu geçişleri tek bir düğmeye basarak anında sağlaması ile test açısından oldukça rahat bir platform. Ayrıca ürünün uzun bir süre demo’da kullanılmış olması dinletiye hemen başlamak için güzel oldu:) Klasik müzik denemelerimin daha doğrusu kıyaslamalarımın önemli bir bölümünü Mercury Living Presence: Russian Recordings plaklarını kullanarak yaptım. MM olarak ülkemizde de çok sevilen Ortofon 2M Red ve Bronze, yüksek çıkışlı MC olarak Goldnote Boboli Signature, MC olarak giriş seviyesinde Denon DL-103 ve üst seviyede standart Koetsu Rosewood kullandım. Bu arada dikkatli okuyucularımız daha önce Mecmua’da Rosewood iğneye yer verdiğimizi hatırlayacaklardır ancak o iğne Signature versiyonuydu. Bu ise standart versiyonu ve kısa bir süreliğine sistemimde konuk ettim.
Denemelerimde hemen her iğne için özel ayarlar yaptım. Öncelikle detay seviyesi anlamında Goldnote PH-10 müthiş bir pikap katı olduğunu hemen belli ediyor. Dinlediğim plaklarda detay seviyesi yönünden iddialı olunca özellikle üst sınıf iğneler ile elde edilen sonuç gerçekten alkışlanacak kadar iyi. Detay seviyesi hemen her frekans bandında kendisini belli ederken, orta frekansların akıcılığı ve dinamizm konusunda da ortaya müthiş bir pikap katı çıkmış. Solo piyano albümlerinde örneğin Jeroen van Veen – Satie Slow Music plağında üç boyutlu sunum, bu sınıftaki bir pikap katından beklenmeyecek kadar etkileyici. Organ müziği dinlerken alt frekansların ne denli başarılı olduğunu görebiliyorsunuz. 3 boyutlu sunum dinlediğiniz her plağı, süper sahneli hale getirmiyor. Hoparlörlerinize yaslanmasını beklediğiniz plaklar olması gerektiği gibi çalıyor. Arka plan sessizliğine söylenebilecek tek bir şey yok!
Tüm bu dinlemeler sırasında standart RIAA modunu kullandım. Peki ya “RIAA Enhance” moduna geçince ne fark ediyor. Benim tespitlerime göre özellikle üst frekanslara ufak bir dokunuş oluyor ve tizlerdeki artış dinlediğiniz plağın dinamizminde minik bir artış sağlıyor. Her plakta etki farklı oluyor ancak eski ve boğuk kayıtlarda “RIAA Enhance” modunun kulakla duyulabilir bir olumlu etki yaptığını söylemem lazım. Bana sorarsanız bu mod bir nevi bonus olarak düşünülmeli ve arada sırada aklınıza geldiğinde veya boğuk -tizleri sorunlu- plakları daha dinlenebilir kılmak adına kullanılabilecek bir aksesuar olarak düşünülmeli.
Rock müzik denemelerime geleneksel olduğu üzere bir Frank Zappa albümü ile başladım. Apostrophe albümü ile başlayan süreçte oldukça fazla albüm dinlemeye çalıştım. Basit bir MM iğnede bile alabileceğiniz detay ve duyabileceğiniz tonları görmek açısından iyi bir deneyim oldu. Ortofon 2M Red bugünlerde 470TL civarında bir fiyat etiketine sahip. Bulunduğu fiyat seviyesine göre bu tarz bir iğneden beklentilerimiz bellidir ama bu iğnenin maksimum performansını görmek insanı şaşırtıyor. Çok iyi bir kol ve iyi bir pikap katı ile hiç beklenmedik plaklarda hiç beklenmedik sonuçlar ortaya çıkabiliyor. İğne anlamında üst seviyeye doğru gittiğinizde tabii ki Goldnote PH-10 performansını katlayarak geliştiriyor. Farklı albümlerde gitar tonları, müziğin akıcılığı, baslar gerçekten insanın aklını uçuracak türden. Bana sorarsanız şimdiye kadar üretilmiş tüm Goldnote cihazlar arasında -ki buna üst seviye amplilerde dahil olabilir- karşısına geçip bu kadar etkilendiğim pek az ürün vardır. Cihazın farklı müzik türlerine karşı tepkisi, değişmeyen detay seviyesi, müzik ekseninden ayrılmayan tonları ile farklı rock plakları hatta çok daha uçlardaki müzik örneklerinde bile “vay be” dedirtebiliyor.
Batushka’nın gitarları bile bas gibi akort edilmiş Litourgiya albümünde veya Mayhem’ın “De Mysteriis Dom Sathanas” plağı gibi tizlerin pek ortalarda gözükmediği plaklarda “RIAA Enhance” modu inanılmaz iş yapıyor. Bu tarz albümlerde özellikle davulların aşırılığı, cihazın hızını da belli ediyor. Son derece akıcı tabii türe göre bir sunum sözkonusu.
Caz plaklarıma elimi atmaya başladığımda ilk önce vokal ağırlıklı albümleri dinlemeye başladım. Orta frekanslar müthiş. Boboli Signature ile ortaya çıkan tablo beni çok mutlu etti ki, Koetsu Rosewood’u size hiç anlatmayayım. İstanbul’daki sahibine doğru yola çıkmadan son saniyeye kadar keyifle dinledim bu ikiliyi. En son kargo arabasının geldiğini gördüğümde paketledim iğneyi. Evet bu iğne özellikle orta frekanslarda müthiştir ama PH-10 ile ortaya çıkan sonuç, gerçekten çok acayip oldu ki, uzun zamandır böyle bir sunum neredeyse şarap gibi bir sunum duymamıştım. Büyük orkestra müziğinde veya klasik caz albümlerinde yukarıda yazdığım methiyeleri tekrarlamaya gerçekten gerek yok. Bu pikap katı kesinlikle olmuş. Hemde çok iyi olmuş…
Farklı tatlar denemek için Benny Goodman’ın meşhur “The Famous 1938 Carnegie Hall Jazz Concert” plağını pikabıma koydum. SL-160 kodlu plak caz tarihinin en önemli albümlerinden bir tanesi. Müzikal manadan ziyade, ilk çok satılan caz plağı olmasının yanında ilk çift albümlük plak olması da önemli. 1950 yılında basılan plak tam olarak 2. Dünya Harbi sonrası RIAA öncesi basılmış bir plak. Yani tam olarak PH-10’un desteklediği “American -CBS-Columbia” ayarına denk geliyor. İşin güzel tarafı bu plak daha çıktığı yıl öyle fazla sayıda basılmış ki, bu tarz ayarları merak eden müzikseverler, çok makul fiyata bir tane edinip test amaçlı kullanabilir.
Daha önce bu tarz denemeleri kısa bir süreliğine de olsa EMT JPA-66 ile yapmıştım. Hatta o dönemlerden en aklımda kalan şeylerden bir tanesi bir Sinatra 78’liğinin nasıl çalabileceğini görmek olmuştu. O sıcaklık, o tonlar üzerinden seneler geçmesine rağmen hala dün gibi aklımda. Benim kişisel plak arşivim ve cihazlarım geçmişe doğru böylesine bir yolculuk yapmak için çok optimal olmasa da, farklı bir ekolayzır eğrisinde kaydedilmiş bir plağı RIAA’da dinlemeye başladığınızda, detay seviyesinde olmasa da, özellikle frekansların baskınlığı ve dinamizm konusunda neler kaybettirdiğini görmüş oldum. American -CBS-Columbia ekolayzır eğrisinin “Enhance” seçeneği de müthiş iş yaptı onu da atlamadan söyleyeyim.
Goldnote PH-10, Aralık 2017 itibarı ile 1.500 Euro’luk bir fiyat etiketine sahip. Bu aslında çok ilginç bir fiyat. Aslına bakarsanız orta segmentte yer alan ürün, çift pikap girişi, her girişin birbirinden bağımsız farklı parametreler ile ayarlanabilmesi, ayarların birkaç tuşa basarak ecnebilerin tabiri ile -on the fly- yani cihaz çalışken yapılabilmesi gibi son derece özgün özelliklere sahip. Üretici çeşitli aksesuarlar ile yakın zamanda PH-10 pikap katını satın aldıktan sonra daha da geliştirebileceğinizi söylüyor olsa da, bu konuya hiç girmeden elimin altında son derece başarılı, bulunduğu fiyatın ötesinde bir performansı olan, gerçekten etkileyici bir ürün olduğunu söylemem lazım.
Gain ve load değerleri belirli bir seviyenin üzerinde analog dünyasına meraklı insanlar için olmazsa olmaz ayar araçları. PH-10 üzerinde bunlara ek olarak “Enhance” gibi son derece akıllıca tasarlanmış özelliklerde var. Ama eğri oturup doğru konulmak gerekirse RIAA modu haricindeki ekolayzır eğrileri çok az bir meraklı kitlesini ilgilendiriyor. Belki de bu tarz plaklara sahip olup, çok üst düzey pikap katlarına ulaşamayan meraklılar için ilgi çekici ve hatta satın alma kararını etkileyecek oyuncaklar bunlar. Ha elimin altında olmasına kesinlikle hayır demem.
İtalyan üreticinin yeni tasarım anlayışı ile ürettiği son dönem ürünleri, taraflı tarafsız hemen herkesin bir kulak kabartması gereken ürünler olma yolunda ilerliyor. Tasarımı göze sesi ise kulaklara bayram yaşatma potansiyeline sahip Giglio pikap gibi PH-10 pikap katı da markaya önyargı ile yaklaşan meraklıların gölünü fethetme potansiyeline sahip.
Goldnote PH-10 yazılması gereken hemen herşeyi yazdığımı düşünüyorum. İnceleme yayınlanmış olsa da, bir süre daha elimde tutup keyfini sürmeyi planladığım bu pikap katı için bulunduğu fiyat seviyesinde söyleyebileceğim olumsuz hiçbir şey yok. Orta seviyelerde tercihen iki kol ile donatılmış iyi bir pikap, kalburüstü bir iğne ile eşleştirilmesini tavsiye ettiğim ürün, tabii ki çok üst seviye pikap katlarının baş döndüren ayar seçeneklerine veya ses özelliklerine rakip değil. Bunu israrla hep yazıyorum. Bir ürünün çok iyi olması, ondan 10 kat daha pahalı ürünlerden daha iyi çalıyor gibi genellemelere girmek için yeterli değil. Bu tarz iddialı yazılar kaleme alan incelemelerde bulabilirsiniz ancak benim yaklaşımım kesinlikle daha farklı. Benim için önemli olan konu ödediğiniz 1.500 Euro’nun karşılığını alıyor musunuz sorusu. Alıyorsunuz hemde son kuruşuna kadar…
Goldnote PH-10
Subsonic filter: 10Hz/36dB octave Frequency response: 20Hz – 20KHz [Enhanced 20Hz – 50KHz] @ +/- 0.3dB THD (Total Harmonic Distortion): <0.05% MAX Signal to noise ratio: -89dB Dynamic response: 105dB Output impedance: 50Ω Weight: 4Kg Dimensions: 220mm W | 80mm H | 260mm D Power Main supply: 100V to 245V ▪ 50/60Hz (depending on market destination, not convertible) Power consumption: 30W super linear power supply
Fiyat: 1.500 Euro (Aralık 2017 itibarı ile)
Temsilci: Fil Elektronik / www.filelektronik.com
Bir yorum ekleyin