Avrupa SET hareketi ile ilgili yazıyı hazırlamak şimdiye kadar yazmakta en çok zorlandığım makalem oldu açıkçası. Bu yazıyı hazırlayabilmek için bir çok forum, web sitesi ve üretici ile yazışmaya çalıştım. Yazının Fransa bölümünün neredeyse tamamı ise sevgili Hakan tarafından hazırlandı. Bu bölümde sizlere Avrupa Single Ended hareketinden önce yaşanan gelişmeleri anlatmaya çalışacağız.
Avrupa 1918 yılında biten Birinci Dünya Savaşının hemen akabinde büyük değişikliklere sahne olmuştur. Büyük imparatorlukların yıkıldığı bu dönem beraberinde huzurdan çok karmaşa getirmiştir. Yeni toprak anlaşmazlıkları, sonu gelmeyen ekonomik krizler ve yavaş yavaş fitili ateşlenen çatışmalar savaşın bitiminden sonraki 20 yıla etkisini vurmuştur. İlk savaşın ardından genç nesiller neredeyse yok olmuş durumdaydı. Toplumsal hayat oldukça zordu. Savaşın kara mücadelelerinden konumu itibarı ile korunmuş olan İngiltere bile sömürgelerini kaybetmiş ve küçülmüştü. Bu dönemde Avrupa yavaş yavaş Amerikan etkisine girmeye başlamıştır. Tüm bu dönemde yaşanan küçük gelişmelere ulaşmak çok zor ve 1920’ler ve 1930’ların Avrupa’sındaki gelişmeler hakkında pek az şey biliyoruz.
Şimdi isterseniz Avrupa’nın önde gelen ülkelerinde 1920 ve 1960’lı yıllar arasındaki gelişmeleri incelemeye çalışalım.
İngiltere, ilk büyük dünya savaşının ardından 1920’li yıllarda hızlı bir gelişme döneminin içerisine girdi. Kıta Avrupa’sı savaşın izleri ile doluyken, kıtanın hemen yanındaki bu eski adalar toluluğu, savaşı kendi topraklarından uzakta tutabilmişti. İngiltere’nin o dönemde bir süper güç olması ve Amerika ve Avrupa arasındaki konumu sayesinde her iki taraftan da beslenebilmesini sağlıyordu. Her ne kadar Birinci Dünya Savaşının arkasından sömürgelerinin büyük bir kısmını yitirmiş de olsalar 1920’li yılların hızlı ekonomik atılım yıllarında haberleşme gibi teknolojiler konusunda İngiltere’de çok ciddi çalışmalar yapılmaya başlanmıştı. Savaş sırasında Avrupa ve Amerika birbirlerini yeni baştan tanımışlardı ve yavaş yavaş globalleşen dünyada haberleşme bir yarış halini almıştı.
Bu haberleşme yarışında, Avrupa’lı bir çok firma İngiltere’ye geliştirme ve üretim üslerini kurmuşlardı. Bu durum İngiltere’deki audio endüstrisinin de gelişmesini sağlayacaktı. İlk sayılarında kurucusu olan Marconi şirketinin haberlerini sunan Wireless World dergisi 1923 yılında firma ile bağlarını kopartıp bağımsız hale geldi. Bu dergi uzun yıllar başta İngiltere olmak üzere tüm Avrupa ve Amerika’yı etkileyecek bir hale gelecekti.
Bu yıllarda bir başka yeni oluşum dikkat çekicidir; Mullard.
Bugün bile bir çok meraklının sahip olmayı arzuladığı lambaları üreten firmanın ilk temelleri 1920’lerde atılır. The Mullard Radio Valve Co. Ltd. İsmiyle kurulan firma şans eseri bir gelişim rüzgarının tam merkezinde bulacaktır kendisini. 1920’lerin ilerleyen döneminde kurulan BBC’nin gitgide artan talepleri Mullard’ın kendisini acilen geliştirmesini gerektirir ve firma Hollanda’nın köklü firması Philips ile ortaklık kurar. Yaklaşık 5 yıllık bir zaman dilimde Mullard dev bir firma haline gelir. 1930’larda ise ürettikleri ilk pentod tüplerle İngiltere hifi alanında ilk adımları atmaya hazırdır artık.
Kısa bir süre sonra bazıları oldukça uzun soluklu olacak İngiliz radyo üreticileri ortaya çıkmaya başlar. Bush (Aynı isimle ucuz market ürünleri üretip pazarlamaya devam etmektedir) GEC (İngiliz General Electric firması) British Marconi, Dynatron. Cossor. Edco, Graham Limited, Hivac, Six Sixty Radio Co. Teonex (aynı zamanda küçük bir lamba üreticisidir) Ediswan gibi irili ufaklı çok sayıda radyo üreticisi büyük bir hızla üretime başlar.
Bir yandan halkın radyoyu benimsemesi, bir yandan özellikle Amerika ile Atlantik üzerinden iletişimin gelişmesi açısından İngiltere’nin bir üs haline gelmesi çok sayıda Hollandalı, Amerikalı ve hatta Japon üreticiyi adaya çeker. Mazda, General Electric gibi büyük firmalar İngiliz ortakları ile dev lamba üretim tesisleri kurarlar.
Bu gelişmelerin kalbindeki bir diğer önemli kuruluş hiç şüphesiz ki, BBC’dir. British Broadcasting Company adıyla kurulan BBC, kuruluşunun üzerinden 5 sene geçtikten sonra 1927 yılında devletleştirilir. Bu durum, BBC’nin hızla gelişmesini ve 1930’lu yılların sonunda Avrupa’nın öncü kuruluşu olmasını sağlar. Bu durum bir yandan İngiliz radyo ve dolayısıyla lamba üretimini hızlandırırken daha sonraki yıllarda güçlü İngiliz hifi endüstrisinin oluşmasında BBC’nin en önemli itici güç olmasını sağlayacaktır.
Tüm bu gelişmeler ve gitgide değişen ihtiyaçlar İkinci Dünya Savaşının sonrasında İngiltere’de ilgi çekici gelişmelerin kapısını açar. Yazının başlarında bahsettiğim “Wireless World” dergisinde yayınlanan bir yazı ilk önce İngiltere daha sonra da tüm dünyadaki amplifikatör tasarımında yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır. 1947 yılında D.T. N Williamson tarafından yayınlanan “Design for a High-quality Amplifier (Yüksek kaliteli amplifikatör üretimi için tasarım)” yazısı push-pull mimarisini neredeyse mükemmelleştiriyordu.
Williamson’un tasarımı negatif feedback’e dayanan basit ama mükemmele yaklaşmış bir push pull tasarımdı. Williamson, yüksek güç ve az distorsiyon için özel bir çıkış trafosu tasarlamıştı. İlk basit tasarım İngiliz General Electric (GEC) tarafından üretilen L63 triyodlarının hem sürücü hemde faz değiştirici olarak kullanılmasına dayanıyordu.
Williamson ilk makalesinin yayınlanmasından yaklaşık 2 yıl sonra 1949 yılında 6SN7 ile sürülen KT66 pentodların güç katında kullanıldığı bir tasarımı meraklıların ilgisine sundu. Ultra Linear çıkış katı 1937 yılında Alan Blumlein’ın 1937’de tasarladığı şekilde kullanılmıştı. Bu tasarım daha sonra müthiş amplifikatörleri ile ünlenecek David Hafler 1951 yılında mükemmelleştirilecekti.
Tüm bu gelişmeler olurken bir İngiliz firmasından bahsetmemiz gerekir diye düşünüyorum, Leak. 1934 yılında Harold Joseph Leak tarafından kurulan firma Williamson tasarımından önce 1945 yılında daha sonraları çok ünlenecek “Point One” olarak tanınan “Type 15” modeli amplifikatörünü piyasaya sürer. KT88 pentod lambalarını kullanan tasarım 15 wattlık güç sağlayabiliyordu. Tasarımı bu kadar özel yapan şey, düşük distorsiyon oranı ve performansıydı. Bu tasarım hem Leak firması tarafından hemde meraklılar tarafından geliştirilerek uzun süre farklı versiyonları üretilmeye devam edildi. Leak bu tasarımda mükemmel push-pull’a giden kapıyı aralamıştı.
1954 yılında yapılmış bir diğer tasarımda oldukça ilgi çekici ve üzerinde durulması gereklidir. 1954 yılında Mullard firması tarafından “Practical Wireless” dergisinde yayınlanan “Mullard 5-10” devre şeması. Bu tasarım adını kullandığı 5 lamba ile 10w güç üretmesinden alıyordu. EZ80 rektifieri, pre katında birer adet EF86 ve ECC83 ile donatılmış tasarımın güç lambaları ise EL84 idi. Bu tasarım o dönem için sunduğu müthiş ses kalitesi ile dikkatleri üzerine çekti ve tüm dünyadan meraklılar tarafından üretildi. Bir kaç sene sonra tasarım Mullard’In efsanevi EL34 lambası kullanarak 20 watt güç üretecek şekilde geliştirildi. Bu tasarımın Mullard lambalarının daha fazla satılması için geliştirilmiş olduğunu da ekleyelim. Mullard tasarımında İngiliz Partridge firmasının çıkış trafolarının kullanılmasını öneriyordu. Aynı firma yaklaşık 30 yıl sonra Avrupa Single Ended hareketinin başlangıcında da ortaya çıkacaktı.
Gelecek sayımızda Avrupa Single Ended hareketinin ortaya çıkışı öncesindeki durumu incelemeye devam edeceğiz.
——————————————————————————————————–
Single Ended Triode’ların Tarihçesine Kişisel Bir Bakış Indeksi
Bölüm I: Single Ended Triode’ların Ortaya Çıkışı Bölüm II: 1930’lar, 2. Dünya Savaşı ve sonrası Bölüm III: Japon Single Ended hareketi Bölüm IV: Avrupa Single Ended hareketi Öncesi 1920-1960 Bölüm V: Avrupa Single Ended hareketi Öncesi: İngiltere Bölüm VI: Avrupa Single Ended hareketi Öncesi: İtalya Bölüm VII: Avrupa Single Ended hareketi Öncesi: İtalya-2 Bölüm VIII Avrupa Single Ended hareketi Öncesi: Almanya Bölüm IX: Avrupa Single Ended hareketi Öncesi: Almanya-2
Devrim
Bir yorum ekleyin