Stereo Mecmuası’nda geçtiğimiz yayın döneminde ülkemizde popüler olan bir çok USB DAC’ı incelemiştik. DAC’ların ses performansında en önemli kısıtlamalardan veya daha doğru tabir ile seste bozulmalara yol açan şey USB standardının kendisi. USB standardı ilk ortaya çıktığında bilgisayarlarımızın çevresindeki tüm cihazların kolayca bağlanabilmesi bir devrim niteliğindeydi. Zaman içerisinde gelişen standartlar ile günümüzde USB 3.1 ve Type C noktasına kadar geldik. Ancak sorun olan şey hala yerinde duruyor. Tek bir kablo içerisinde topraklama, veri ve elektrik bağlantıları bulunuyor. İş ses kalitesine geldiğinde bu yapı beraberinde bir çok sorunu da beraberinde getiriyor. Stereo Mecmuası’nda geçmişten bugüne USB sinyalinin temizlenmesi ve odyofilleri mutlu edecek şekilde filtrelenmesine yönelik bir çok çözümü ele aldık. Bu yazımızda iFi Audio firmasının bu alana yönelik ürünlerinden bir bölümünü ele alacağız.
İlk olarak iPurifier ile başlayalım. Ürünün kutusunu açtığımızda son derece minik boyutlu buna karşın oldukça özenli şekilde üretilmiş iPurifier karşımıza çıkıyor. Ürün bir çok iFi Audio ürünü gibi alüminyumdan üretilmiş. Ürünün üst kısmında bir adet bildirim led ışığı ve firma logosu bulunuyor. Ürünün yan taraflarında ise bir tanesi direkt olarak DAC’ınıza girecek USB “B” erkek standartında konektör, diğer tarafında ise bilgisayarınızdan iPurifier’a bağlantıyı sağlayacak USB “B” dişi konektörü bulunuyor. Konektörler üzerinde özellikle çalışıldığı hemen belli oluyor. Tek parça alüminyumdan imal edilen ve firmanın “Final” kodunu verdiği konektörler, elektrik ve radyo frekanslarının etkisini minimize etmek üzere tasarlanmış. iPurifier’ı direkt olarak DAC’ınıza bağlıyorsunuz, bilgisayarınızı ise iPurifier’a bağlamanız yeterli.
Ürünün en önemli avantajı burada ortaya çıkıyor. iPurifier’ı satın aldığınızda varolan kablonuza ve sisteminize dokunmadan yapmanız gereken tek şey kablonuz ile DAC’ınız arasına iPurifier’ı eklemek. İlle bir dezavantajdan bahsetmemiz gerekecek ise DAC’ın USB girişine iPurifier’ı bağladığınızda arka kesitin biraz artması. Tabii bu durum sıkışık alanlarda kurulum yapanlar için geçerli ve bahsettiğimiz 5-6 cm’lik bir artış. Bu arada kutu içeriğinde mikro USB ile kullanmak isteyenler için ilgili dönüştürücü de bulunuyor.
iFi kataloğunda standart bir bilgisayar USB çıkışının EMI gürültüsü tipik olarak 39dB olarak ölçümlenir ve iPurifier bunu 34dB seviyelerine düşürür şeklinde bir açıklama var. Her ne kadar 5dB kağıt üzerinde çok önemli bir değer değilmiş gibi gözükse de, yine teorik olarak dB hesaplamalarında etkinin logaritmik değişmesi sayesinde bu etki kulak ile duyulabilir hale gelebiliyor. Ben iki farklı DAC kullanarak bu etkiyi test etmeye çalıştım. Birinci DAC uygun fiyatlı aynı zamanda kulaklık amplisi de içeren iFi Nano DSD, ikinci DAC ise Goldnote DAC7 modelleri idi. Bu iki DAC’ı bilgisayar sistemime ilk önce Belkin USB kablo arkasında da iFi Audio’nun Gemini kablosu ile sistemime bağladım. Değişiklikleri ağırlıklı olarak otuz küsür Dolarlık Belkin kablo ile gözlemeye çalıştım.
Öncelikle USB bağlantı noktalarını kullanan hifi ekipmanlarında sesi daha iyi hale getirmek için kullanabileceğimiz kablolar ve filtreler gibi hemen her ekipmanın bir artısı oluyor. Hifi dünyasında getirinin yanında götürü olur diye konuşuruz ya hep, sözkonusu USB bağlantılar olunca benim tespitim hemen her zaman getirilerin ciddi ağır basması. iPurifier’i kullanmaya başlayınca ilk dikkat edeceğiniz şey, arka planın gerçekten rahatlaması ve bunun bir sonucu olarak hemen her frekans bandından detay seviyesindeki artış. Özellikle üst frekanslarda bu etkiyi daha net şekilde duymak mümkün.
Bu etki tabii ki kullandığınız kabloya göre ciddi bir değişiklik gösteriyor. Standart bir USB kablosu kullandığınızda etkinin şiddeti ve duyulabilirliği artarken, kablonuz daha kaliteli olunca etkinin şiddeti azalıyor. Burada en önemli nokta DAC, bilgisayar ve kablonuzu bir bütün olarak ele almak ve değişiklik var mı yok mu buna bakmak. Evet kesinlikle iyi yönde bir gelişim var diyebilirim.
Şu soru mutlaka sorulacaktır. Evimde DAC’ım var, bilgisayar sistemimde var. Bütçem 1.000TL, bunun tamamını USB kablosuna mı vereyim yoksa iPurifier tarzı bir filtre artı USB kablosu arasında mı paylaştırayım. Benim cevabım kesinlikle ikinci seçenek olur. iPurifier bilgisayar çıkışından DAC’a ulaşan ses verisinin daha sağlıklı aktarımı konusunda kesinlikle iş görüyor.
iFi Audio iPurifier Aralık 2015 itibarı ile yaklaşık 400 TL’lik bir fiyat etiketine sahip. Sistemlerinde bilgisayar sistemleri demirbaş haline gelmiş okuyucularımızın makul bir fiyata DAC sistemlerini upgrade edebilecekleri son derece makul bir filtre sistemi. Filtre sistemi, başta üst frekanslardaki açıklık olmak üzere, daha temiz bir arkaplan ile hemen her frekans bandında detay artışı vaat ediyor. İşin güzel tarafı, ilerleyen günlerde denediğim hemen her DAC ile aynı sonucu almayı başardım. Marka bağımsız hemen her DAC kullanıcısına denemelerini gönül rahatlığı ile tavsiye edebileceğim bir ürün.
Bu yazıda ele alacağımız ikinci ürün iFi Audio Gemini Dual-Headed USB Kablo. Geçmişten bugüne içerisinde DAC ve bilgisayar olan tüm sistemlerde USB kablonun öneminden bahsetmiş ve en ucuzundan pahalısına kadar Stereo Mecmuası’nda bir çok kabloya yer vermiştik. iFi Audio firması ürün yelpazesinde iki farklı USB kabloyu tüketicilere sunuyor. En gelişmiş özellik sunan ürünleri Gemini modeli.
Gemini, iFi firmasının alıştığımız beyaz kutusunda geliyor. Kutuyu açtığınız zaman ilk önce sizi kadife dokulu bir koruma torbası karşılıyor. Her ne kadar sistemlerimizi bir kere kurduktan sonra kablolara dokunmasak da, özellikle mobil halde kullanım için düşünülmüş güzel bir ayrıntı.
Ürüne bir bakış attığımızda klasik bir USB kablodan farklı olarak Gemini modelinin bilgisayar sistemine giren bölümü iki uçlu olarak üretilmiş. Daha önce farklı markalardan örneklerini gördüğümüz bu yapı, sesi taşıyan kanal ile elektriği taşıyan kanalın birbirinden tamamen ayrılmasını ve birbirini etkilemesini önlemek üzere kullanılan bir tasarım. Bu sayede USB standardının en önemli sorunu olan veri ve elektriğin aynı hat üzerinde taşınması sorunu çözülmüş oluyor.
Kablonun üretim kalitesi çok üst seviye. Tek parça alüminyumdan imal edilen ve firmanın “Final” kodunu verdiği konektörler, uçların kalitesi hemen her ayrıntı muazzam. Hangi bağlantıya yönelik olursa olsun kaliteli konektörlerin çok önemli bir işlevi var. İstenmeyen gürültüleri önlemek. iFi firması bu konektörler ile EMI/RF etkisinin nötralize edildiğini söylüyor. Bunu zaten sisteminize taktığınız zaman hemen anlıyorsunuz.
Gemini kablo üzerinde fotoğrafını aşağıda göreceğiniz üç adet metal oksit seramik RF susturucu bulunuyor. Bu parçalar hareketli yapıda ve sisteminizin kurulu olduğu alana göre ince ayar yapılabilmesini mümkün kılıyor. iFi firması uçlarda bulunan RF susturucuların konektörlere yakın konumlandırılmasını, üçüncü susturucunun ise optimal olarak kablonun ortasında konumlandırılmasını tavsiye ediyor. Meraklılar kendi kulaklarının rehberliğinde farklı denemelerde yapabilirler. Ben genel olarak firmanın önerdiği şekilde kullanmaya çalıştım.
iFi Nano DSD, Goldnote DAC7 ve Matrix X-Sabre DAC’lar ile denemelerime hızlıca başladım. Standart bir USB kablosundan Gemini’a geçişte hemen her alanda çok bariz gelişmeler kendisini gösteriyor. Detay seviyesindeki fark muazzam. Basların şiddetinden tutun, üst frekanslardaki açıklık ve çözünürlüğe, arka plan sessizliğinden orta frekansların tonlarına kadar her alanda inanılmaz bir fark oluyor. Bir USB kablonun bunu yapması kulağınıza inanılmaz gelebilir ancak inanın durum böyle. Sadece iFi Gemini için değil, ortalamanın az üzerindeki bir çok kabloda bu durumu tespit edebilirsiniz. Ancak Gemini’da durum çok daha başka bir yerlerde.
Bir yorum ekleyin