Stereo Mecmuası’nda bendeniz yani Hakan Cezayirli’nin kaleminden ilk kez bir DAC incelemesi okuyacaksınız. Bu yazıdan önce web sitemizde sizlere bazı faydalı bilgilere yer vermeye çalışmıştık. Sene boyunca DAC’lar konusundaki yazılarımıza devam edeceğiz, aynı zamanda rehberler ve USB kabloları gibi aksesuarlara da bol bol yer vereceğiz.
Goldnote firmasının DAC7 modeli firmanın yeni mikro serisinin bir üyesi. Mikro serisi içerisindeki cihazlar tahmin edebileceğiniz üzere standart boyutlardan daha küçük cihazlarda oluşuyor. Günümüzde bu tarz minik boyutlu cihazlar gitgide popüler hale geliyorlar. Hem az yer kaplıyorlar hemde performanstan ödün vermiyorlar çoğunlukla.
DAC7 dışarıdan bakıldığında çok sade bir tasarıma sahip. Cihazın ön bölümünde sadece 3 tuşa yer verilmiş. Ortadaki büyük düğme cihazı açıp kapatmaya yarıyor. Güç düğmesinin iki yanında girişleri seçmemizi sağlayan 2 adet tuş bulunuyor. Bu tuşlardan sağ tarafta olanı girişi bir adım yukarı, solda bulunan ise girişi bir adım geriye götürüyor. Bu tuşlar sayesinde 4 adet giriş kolaylıkla seçilebiliyor.
Cihazın ön kısmında cihazın açık olduğuna dair bir ışık ve çözünürlüğü gösteren ışıklar var. Bu ışıklar oldukça küçük ve gözü almıyorlar. Son dönemlerde firmalar bu konuya bayağı dikkat ediyorlar. Benim gibi loş ışıkta vakit geçirenler için önemli bir ayrıntı. Cihazın ön tarafında küçük bir çizgi atılmış. Bu da İtalyan firmanın neredeyse bütün ürünlerinde gördüğümüz küçük bir dokunuş. Hoş gözüküyor.
Cihazın arka tarafında çok sayıda giriş ve çıkış bulunuyor. Cihaz üzerinde standart RCA çıkışın yanında dengelenmiş XLR çıkışlara da yer verilmiş. Cihazın arkasındaki girişler ise TOS, iki adet koaksiyel ve bir adet USB girişi. DAC7 oldukça ufak tefek görülmesine rağmen üretici meraklıların ihtiyaç duyabilecekleri bir çok girişe yer vermişler. Elektrik girişini üzerinde firmanın kendi özel güç kaynakları ile kullanabilmek için farklı bir elektrik girişi bulunuyor.
Bu girişlerin varlığı, ürünü almayı düşünenler için farklı seçenekleri ortaya çıkartıyor. Örneğin ben kendi adıma USB girişi bilgisayar ile kullanırken, koaksiyel girişlerden bir tanesini CD çalarım ile kullanabilirim. Bir dönem DVD çalarımda müzik sistemimin yanında duruyordu ve konserleri stereo şekilde dinliyordum. Bu durumda ikinci koaksiyel veya TOS girişe DVD çalarımı bağlayabilirdim örneğin. Seçenekler oldukça zengin…
Stereo Mecmuası’nda okuyacağınız tüm DAC incelemelerinde elimden geldiğince kurulum sürecini de anlatmaya çalışacağım. Böylelikle bu dünyaya yeni girenler için minik bir rehber oluşturmuş oluruz. DAC7’de ilk denememizi yapalım.
Öncelikle ilk yapacağımız iş, İtalyan firmanın web sitesine girerek DAC için yazılan sürücüyü indirmek. Kısa bir süre içerisinde yazılımı bilgisayarımıza indiriyoruz. Dosya bir zip dosyası formatında açıp “exe” dosyasını çalıştırıyoruz ve yazılım kurulmaya başlıyor. Yazılımı kurmaya başlayınca isterseniz DAC’ı bilgisayarınıza bağlayabilirsiniz. Zaten yazılım sizi uyarıyor ve kurulumun ilerleyen noktalarında cihazı bilgisayarınıza bağlamanızı istiyor. Bu süreç gayet hızlı şekilde işliyor. Bu DAC’ın kurulum ayrıntılarını buradaki yazımın başlarında bulabilirsiniz. Ekran görüntüleri de mevcut.
Kurulum bitince artk DAC’ımız kullanılmaya hazır. DAC’ı SilverFi Phrygian modeli kabloyu kullanarak pre-amplifikatörüme bağladım. Bilgisayarımı standart bir USB kablosu kullanarak DAC7’ye bağladım. İlerleyen günlerde farklı USB kabloları da kullanacağım.
Dinleyeceğim müzikler ise farklı formatlarda toparladım. Aralarında standart MP3, FLAC ve WAV dosyaları var. Bu dosyaların bir bölümü çeşitli alışverişlerimde aldığım albümlerin legal dijital kopyaları. Bunlar genelde MP3 formatında geliyor. Bunların dışında studio master tabir edilen ve çeşitli plak firmalarından veya hifi üreticilerinden gönderilmiş özel medyaları teste dahil ettim. Tabii ki sevdiğim bir çok albümü Exact Audio Copy kullanarak dijital formata çevirdim. Bu arada hiç yalan söylemeyeceğim merakımdan malum ortamlardan bir kaç adet vinyl-rip tabir edilen dijital medyadan edindim. Uzun lafın kısası bir HDD dolusu dijital medyam var artık :)
Evimde son kapsamlı DAC denemesini bundan sanırım 3 sene önce yapmıştım ve denediğim DAC’lardan bir tanesi haricinde hemen hepsini dayanılmaz bulmuştum. Beğendiğim ürün ise oldukça yüksek bir fiyat etiketine sahip idi. O dönemlerde bu DAC’ların hiçbirisinin incelemesini Stereo Mecmuası’nda okuyucularla paylaşmamıştım.
Ancak aradan geçen zaman içerisinde dijital teknoloji hızla ilerledi. Buradaki en önemli konu büyük yongaseti üreticilerinin ürünlerini geliştirmeleri. Bugünlerde hiçbir hifi firmasının kendi yongasetlerini üretebilecek ar-ge yapısı olduğunu hiç düşünmüyorum. Hemen her firma büyük üreticilerin ürünlerini kendi DAC’larına entegre ederek kendi bakış açılarını ve yorumlarını katıyorlar. Bize de kendi bütçemiz ve kendi beğenimize göre ürünleri seçmek kalıyor.
Bir yorum ekleyin