Stereo Mecmuası Müzik Özel 5 Editörden

Merhabalar,
Yeni sayımızla tekrar karşınızdayız. Evet yeni sayımız biraz geç yayınlandı. Ancak web sitemizi düzenli ziyaret ediyorsanız son iki aydır çok sayıda hifi ve müzik incelemesi yayınladığımızı fark etmişsinizdir. Bizim için zorlu geçmesini beklediğimiz yılın ilk aylarını bu şekilde geçirmek istedik. Bazı ayarlamalar yaptıktan sonra yeni sayımızla yeniden karşınızdayız.
Stereo Mecmuası ortaya çıktığından beri en çok sevilen sayılarımız nedense hep müzik sayılarımız oldu. Bu sayılarımızda tür farkı gözetmeden müzikseverlerden müzikseverlere anlayışıyla albüm incelemeleri, biyografiler yazdık. Sanırım bu samimi yaklaşım okuyucularımıza sempatik gelmekte. Benim Müzik Özel sayılarımız için baştan beri söylediğim bir şey var. Bizler ne profesyonel müzik eleştirmenleri ne de müzik tarihçileriyiz. Kendimizi müzik dinlemeyi seven, beğenilerimizi -zaman zaman beğenmediklerimizi de- kendimize özgü şekilde sizlerle paylaşmaktan başka derdi olmayan insanlarız. Müzik türlerine karşı hiçbir ön yargı olmadan hemen her türden albümü sayfalarımızda bulabilmeniz mümkün. Bu tarz bazı dergiler özellikle Almanya’da mevcut olsa da, hem asıl okuyucu kitlesi odyofiller olup hemde bu kadar farklı türlerde albümlere yer veren bir başka dergi var mıdır bilemiyorum. Bunu yaparken bir şeyi asla unutmuyoruz tabii ki. Kimse dergimizi okumak için ücret ödemek zorunda değil. Beğenmediğiniz bölümü geçmek size bir fare tıklaması kadar yakın. Bu arada arada bu para ile satılan bir dergi olsa bu yazdıklarımı yazabilir miydim bilemiyorum. Neyse…
Son birkaç ay oldukça tatsız geçti ne yazık ki. Bende ve yakın çevremde ardı arkası kesilmeyen rahatsızlıkların ve çok üzücü kayıpların yanında bir türlü toparlanmayan ekonomimizinde etkisi ile pek keyifli olmayan bir dönem geçirdim. Siz bu satırları okurken ben yine oldukça hastayım. Hatta oldukça sağlam şekilde ateşimde var. Ancak fark ettim ki, hastayım diye yatmak yerine müzik dinleyip eğer gözlerim yorulmamışsa yazmak bana iyi geliyor. Benim yazdığım bölümlerde çok sayıda imla hatası görebilirsiniz. Sevgili Tolga’da iş yerinde sorunlar yaşadığından kontrol noktasında da bir çok hata düzeltilememiş olabilir. Dergimizin ilk satırlarında bu konu için şimdiden özür dileriz. 2010 senesi bizim cephemize pek uğurlu gelmedi anlaşılan. Ancak eminim ki, her şey toparlanacak önümüzdeki günlerde.
Müzik Haberleri bölümlerimizde ve kendi bloğumda hiç durmadan yeni yayınlanan albümlerle ilgili ufak tefek haberler ve mini eleştiriler yayınlıyoruz. Ancak 2009 ve bu senenin başı itibarı ile bana ilginç gelen bir durum var. Sanırım hayatımda ikinci kez bu kadar çok Türk müzisyenin albümü ile haşır neşir oluyorum. Ben uzun senelerdir ilk kez bu kadar çok Türk müzisyenin albüm satın alıp böylesine keyif aldığım bir döneme denk gelmedim.
Yayınlanan çok sayıda albüm müzik dinleyicilerimizin gözünden kaçıyor. Hazır Türkiye’den albümlerin satış fiyatları bu kadar uygun durumda iken, bin bir cefa çekilerek hazırlanan bu albümlere destek olmalıyız diye düşünüyorum. İşin güzel tarafı bunu gönül rahatlığı ile yazıyorum. Bunun nedeni birbiri ardına yayınlanan albümlerin gerçekten çok çok başarılı olması. Ben kendi açımdan her zaman yeniliklere açık olmanın önemli olduğunu düşünüyorum. Farklı tarzlar, farklı müzisyenlerin albümleri insanda yeni ufuklar açıyor. Bir yere takılıp seneler boyu hep aynı albümlerde dönüp dolaşmaktansa biraz riske girip -ki bu risk genelde 10TL’den düşük oluyor- yeni albümlere bir göz atmak ve yeni bir şeyler dinlemek insanı keyiflendiriyor doğrusu.
Stereo Mecmuası web sitesini takip eden okuyucularımız bir konuyu gözden kaçırmamışlardır son zamanlarda. Miles Davis albümleri üzerine bayağı yazı yayınladık. Bu yazılar farklı dönemlerdeki albümleri konu almasının yanında farklı beğenilere sahip yazarlar tarafından yazıldığı için ufak ufak atışmalar içeriyordu. Stereo Mecmuasında her yazının altında yazarının adı veya nick’i mutlaka bulunuyor. Tüm yazılarda en ufak bir dokunma olmadan yayınlanıyor. Durum böyle olunca Miles Davis albümleri ile ilgili yazılarda ortaya çıkanlar gibi son derece keyifli durumlar ortaya çıkıyor. Okuyucularımız zaman içerisinde hangi yazarın tarzının kendilerine daha uygun olduğunu keşfettikçe okuma tarzı da değişiyor eminim ki. Bu konuda son zamanlarda bayağı mail aldık ve son derece mutlu olduk. Zaten amacımız en baştan beri buydu. Farklı görüş ve düşünceleri bir arada sunmak. Sanırım okuyucularımızda bu durumdan memnunlar. Tabii ki burada kalmamak lazım. Okuyucularımız hemen her yazımız veya makalemiz için forumlarımızda kendi görüşlerini belirtebilirler.
Bunun güzel bir örneği son zamanlarda Sn. Hakan Ağustos tarafından kaleme alınan DIY Phono Pre “Pasific RIAA” pikap katı konusunda yaşadık. Yayınladığımız yazıya forumda olumlu eleştiriler geldi ve katılımcılar kendi projelerini oluşturmaya başladılar. Şu an bildiğim kadarı ile hatırı sayılır sayıdaki okuyucumuz bu pikap katını kendisi üretiyor. Yazıyı yazan dostumuz ve DIY konusuna meraklı diğer katılımcılarımıza takıldıkları yerleri sorabilmeleri sayesinde çok keyifli bir paylaşım ortamı ortaya çıkmış durumda. Umarım ilerleyen dönemlerde bu tarz bol katılımlı yazılarımız artar…
Hazır son yazılarımızdan bahsetmişken gözden kaçıranlar için web sitemizde dergisiz geçen dönemlerde yayınladığımız yazılarımızdan kısaca bahsedeyim. Son zamanlarda hifi dünyasında daha fazla ilgi çeker hale gelen Digital Analog Çeviriciler konusunda yayınladığımız yazımız oldukça büyük bir ilgi ile karşılandı. Bu yazı Sn. Reha Diri tarafından kaleme alındı. 5 ana başlık altında teknik açıklamalar, grafikler eşliğinde keyifli bir dille yazılmıştı. Sanırım DAC’lar hakkında merak ettiğiniz hemen her şeyi bu yazıdan öğrenebilirsiniz. Oldukça uzun olan yazının birinci bölümüne buradan ulaşabilirsiniz.
Bir diğer ilgi çekici yazımız ülkemize giriş yapan Micro Mega firmasının IA60 amplifikatörü ve CD10 CD çaları hakkındaydı. Uzun yıllar sonra hifi dünyasına hızlı bir giriş yapan firmanın giriş seviyesinde yer alan ürünlerini Sn. Vefa Çiftçioğlu kaleme aldı. Yazımıza ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.
Yine ülkemize çok yeni giriş yapan Cardas firmasının Clear Light ara bağlantı kablolarını bendeniz sizler için incelemeye çalıştım. Tabii ki birde geçtiğimiz günlerde elime geçen ProGold Conditioning Treatment isimli ilginç bir ürününü de meraklılar için kaleme aldım. Özellikle tüplü ampli kullanıcılarının bir göz atmasını öneririm.
Tabii birde 2A3 Tube Rolling konusunda yazdğım bir yazı var. Aslında 2A3 genel kitlelere hitap etmediğini düşündüğüm bir vakum tüp ancak yazı içerisinde günümüzde ve geçmişte üretim yapan fabrikalar hakkında bilgilerden tutun, daha bir çok ayrıntıya ulaşabilmeniz mümkün. Göz atmak isterseniz sizi şuraya alalım.
Tabii ki bu yazılarla bitmiyor listemiz. Wharfedale’in yeni 10 serisinin ufaklıklarını ele aldığımız yazımız, Kudos C1 Cardea hoparlörlerle ilgili yazımız derken liste uzadıkça uzuyor.
Bilmiyorum farkında mısınız neredeyse 2 hifi sayısı dolduracak kadar yazıyı web sitemizde yayınlamışız son birkaç aydır. Tabii ki bu yazıların yanında çok sayıda müzik makalesi de web sitemizdeki yerini aldı. Ancak genel istek üzerine bir sonraki adımda hifi incelemelerimizi tekrar Stereo Mecmuası Hifi sayılarımızda toplayacağız. Şimdiden müjdesini vereyim, çok ilgi çekecek yazılar okuyacaksınız.
Aylardır editörden köşesi yazmayınca çenem açıldı galiba. Ancak önemli bir konudan daha bahsetmek istiyorum.
Geçtiğimiz aylarda Ankara radyosunda Plaki Sohbetler adında bir program yayınlanmaya başlandı. Bu program Ankara’daki dostlarımız tarafından hazırlanan ve her programda müzik ve hifi konuların etrafında serbestçe gelişen ana temaya sahip. Programın tek dezavantajı Ankara dışından radyoda dinlenememesi. Ancak bu interneti kullanarak dinlemek için engel değil. Plaki Sohbetler web sitesinden programı dinlemek için gerekli linklere, program içeriklerine ve iletişim adreslerine kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Pazartesi akşamları benimde bir engelim olmadığı zamanlarda dinlemeye çalışıyorum. Hatta mümkün oldukça programa bağlanıyorum. Ülkemiz açısından bir ilke imza atan ekibi buradan da kutluyor ve okuyucularımıza programı takip etmelerini öneriyorum.
Neyse artık yazımı sonlandırayım ve yeni müzik sayımızla sizleri baş başa bırakayım. İyi okumalar.. Yeni sayımızı indirmek için tıklayın
Hakan
Tags: