Dynaudio Xeo 2

Stereo Mecmuası’nda seneler sonra yeniden Dynaudio ürünlerini konuk etmeye başladık. Her ne kadar yazı anlamında size Dynaudio ürünlerinin incelemelerini uzun zaman boyunca sunamamış olsak bile, çeşitli platformlarda Dynaudio hoparlörler konusunda yazıp çizmişliğim boldur. Şahsım adına markanın hifi dünyası için özel bir yeri olduğunu düşünüyorum. Yakın zamanlarda Dynaudio’nun temsilciliği Select Hifi firması tarafından üstlenildi ve güncel ürünler ülkemize ithal edilmeye başlandı. Deneme turlarımıza Excite X14 modeli ile başladık. Ben bu yazıda şahsım adına çok merak ettiğim bir model olan Xeo 2 aktif hoparlörleri mercek altına alacağım.

Merak etme sebebimi kısaca açayım. Geçtiğimiz aylarda Dynaudio’nun faaliyet gösterdiği bambaşka bir alan olan profesyonel audio pazarına yönelik bir monitörünü dinleme fırsatım oldu. Bildiğim kadarı ile bir jenerasyon eski olan modeli dinlediğimde neredeyse aklım çıktı. Yakın dinleme amacı ile üretilmiş bu monitörler her ne kadar tamamen farklı ihtiyaçlara yönelik üretilmiş olsalar da, tonları, detay seviyeleri ile beni çok etkiledi. Bunun üzerine Dynaudio’nun hifi meraklılarına yönelik ürettiği aktif monitörlere bir bakış atmaya karar verdim.

Dynaudio Xeo 2 dışarıdan bakıldığında makul ölçülerde bir hoparlör. 173 x 255 x 154mm boyutlarındaki hoparlörlere elinizi attığınızda aktif hoparlör sistemlerinde görmeye alıştığımızdan biraz daha farklı ağırlıktalar. Normalde aktif hoparlör sistemlerinde görmeye alıştığımız tablo, bir hoparlörün pasif,  diğerinin aktif olmasıdır. Dolayısıyla bir hoparlör genelde diğerinden daha ağır olur çünkü amplifikatör bölümü bir hoparlörün içerisine yerleştirilmiştir. Xeo 2’lerde ise her iki hoparlör içerisinde de 65W gücünde birer amplifikatör bulunuyor. Yani her hoparlör kendi amplisi tarafından sürülüyor. Bunun tabii ki ses açısından olumlu yanları var, dezavantajı ise artan maliyet.. Bana ulaştırılan hoparlörler siyah renk ancak beyaz renk seçeneği de mevcut. Hoparlörün toz koruma kapakları mıknatıslı yapıda.

Hoparlörlerin kutusunu açtığınızda alt bölümlerinde titreşimleri önleme özelliğine sahip, kaymaz özel bir kauçuk(vari)  taban bulunuyor. Arzu ederseniz incelemedeki fotoğraflarda görebileceğiniz masaüstü ayakları satın alabilirsiniz. Bu ayaklar 200 Euro’luk bir fiyat etiketine sahip. Eğer hoparlörünüzü beyaz renk tercih ettiyseniz bu ayakların gümüş rengi de mevcut. Şahsım adına ben bu tarz hoparlörlerin oturduğunuz konuma göre bir miktar yükseltilmesinin keyifli sonuçlar verdiğini düşünüyorum. Eğer opsiyonel ayakları satın almak istemezseniz farklı firmaların pazara sunduğu özel izolasyon veya açı kazandırma ayaklarını da tercih edebilirsiniz. Dynaudio ayrıca hoparlörlerinizi duvara asabileceğiniz bir ayak sistemini de tüketicilere sunmuş. Hoparlörü arkasında VESA standardında vidalama bölümleri olduğu için siz kendi çözümünüzü de tercih edebilirsiniz.

Hoparlörün görünüşü oldukça sade. Üst bölümde Dynaudio logosu ve altına sürücüler yerleştirilmiş. Sanırım bir çok meraklı logoyu görmeden bile bu hoparlörlerin Dynaudio olduğunu bileceklerdir. Yukarıda gördüğünüz mid/bas sürücü tasarımı Danimarkalı firmanın bir nevi imzası. İki yollu hoparlörde tiz sürücü 28mm’lik soft dome yapısında iken, mid/bas sürücü ise 14cm boyutunda. Bas refleks yapıdaki hoparlörlerin fabrika verilerine göre frekans aralığı 40Hz – 24KHz aralığında. Tabii bu değerler, kağıt üzerindeki veriler, dinletiler sırasında bakalım karşımıza neler çıkacak… Hoparlörlerin sol üst köşelerinde ise bildirim led’leri mevcut. Bu ışıklar hoparlörün bağlantı durumu veya sorunları farklı renk kodları ile size bildirebiliyorlar.

Hoparlörlerin her ikisinde de amplifikatör olduğunu söylemiştim. Dolayısıyla her iki hoparlörün sağ tarafında çift kutuplu elektrik girişi bulunuyor. Hemen alt kısımda ise DSP yani dijital ses işlemci ayarları bulunuyor. Bu ayarların ilki hoparlörün konum ayarı. 3 seçenek var; nötr, duvar ve köşe. Hoparlörünüzün konumlandırdığınız yere göre buradan uygun seçeneği ayarlamanız gerekiyor. Bunun hemen yanında seçili hoparlörün sağ ve sol ayarını yapabiliyorsunuz. Bunun hemen yanında ise eğer çok odalı hoparlör kurulumu yapacaksanız hoparlörleri kendi içerisinde eşleyeceğiniz siviç bulunuyor. Eğer benim gibi stereo bir çift kullanacaksanız buradaki zone ayarının her iki hoparlörde de aynı olması önemli.

Girişlere bakarsak bir adet 3,5mm kaynak girişi, hemen yanında klasik RCA giriş, bunun yanında ise optik giriş bulunuyor. Optik giriş 24 bit/192 kHz çözünürlüğünü sunuyor. Yukarıdaki fotoğrafta görülen USB girişi ise yazılım güncelleme ve servis amacı ile eklenmiş. Son kullanıcıya yönelik bir fonksiyonu yok. Bir de tabii ki Bluetooth üzerinden kablosuz bağlantı seçeneği var. 24bit / 96kHz çözünürlüğü destekleyen bağlantı, dışarıdan herhangi bir anten gözükmemesine rağmen oldukça uzun bir menzile sahip olduğunu söyleyebilirim.

Eğer daha fazla özellik istiyorsanız örneğin Spotify Premium üyesiyseniz Spotify Connect, kablosuz bağlantı üzerinden DLNA özelliği ile ağdaki bilgisayarlardan medya çalabilmek vesaire bunları sağlayabilecek ürünler Dynaudio’nun opsiyonları arasında bulunuyor. Dynaudio Hub ve Dynaudio Connect gibi küçük cihazlar ile ek bir maliyet karşılığında Xeo 2’lere ek özellikler kazandırabilmek mümkün. Bunlar için ek para harcamak istemiyorsanız örneğin kendi DAC’ınızı kullanarak multimedya bilgisayarınızı da bağlayabilirsiniz. Dijital dünyada seçenekler neredeyse sonsuz…

Her iki hoparlöründe üzerinde eşzamanlı çalışan ses kontrolleri ve açma kapama düğmesi var. Bu düğmelere farklı kombinasyonlarda basarak örneğin kaynak seçimi gibi özellikleri de kullanabilmeniz mümkün. Bu düğmeler dokunmatik yapıda yani ortada aslında fiziksel bir tuş yok. Ancak ürününü uzaktan kumandası olduğu için bu düğmeler ile fazla işiniz olmayacak.

Hoparlörün arkasındaki giriş ve çıkışları incelerken bir şey dikkatinizi çekmiş olmalı. Hoparlörler arasında bağlantı için herhangi bir konektör yok. Normalde aktif hoparlör sistemlerinde bir hoparlörden diğer hoparlöre sesi aktarabilmek için hoparlör kablosu kullanılır. Bazı pro-audio modellerinde ise firmalar kendilerine özgü bağlantılar veya XLR konektörleri kullanabiliyorlar. Ancak Dynaudio firması bunların hiçbirisine yer vermemiş. Hoparlörler kendi aralarında özel bir kablosuz ağ protokülü ile bağlantı kuruyorlar. Geçmişte bu teknolojileri kullanan tüketici elektroniği ürünleri görmüştük. Kendilerine özgü bir çok problemleri vardı. Ancak Dynaudio bu konuda gerçekten alkışı hak eden bir çalışma yapmış. Hem kurulum çok basit hemde kurulumun ardından en ufak bir sıkıntı yaşanmaması takdire şayan.

Uzaktan kumanda demişken Dynaudio Xeo 2 içinden çıkan kumanda hoparlörün tüm ana fonksiyonlarını kontrol edebildiği gibi günümüzde görmeye alıştığımız şekilde Bluetooth bağlantısında medya player ile iletişime geçerek çalma, durdurma, bir sonraki şarkıya geçmek gibi tüm özellikleri de destekliyor.

Bu arada hoşuma giden bir ayrıntıyı atlamayayım. Kutu içerisine eklenen turuncu bir plastik parça hoparlörün ilk bağlantılarını yaparken tiz sürücülerin korunmasını amaçlamış. Bu sayede hoparlörü yatırıp kolayca bağlantıları yapabiliyorsunuz. İlk kez gördüğüm, çok ince bir tasarım detayı olduğunu düşünüyorum…

Ben denemelerimde ilk olarak masaüstü bilgisayar sistemimde kullandığım aktif hoparlörler yerine Dynaudio Xeo 2’leri kurarak başladım. Arkasından ise farklı denemeler yaptım. Şimdi isterseniz ses performansına bakalım….

İkinci Sayfaya Geçmek İçin Tıklayınız