Weiss Dac1-Mk2-FW Bölüm I

You can read the English version of this article at 6Moons. To read please click here

Bir Profesyonel DAC Ürününden Hi-end DAC Olabilir mi ?

Evet neden olmasın, hatta belki bazılarından daha iyi bile denebilecek kadar. Weiss DAC1-MK2-FW’den bahsediyoruz, Weiss DAC1-MK2’in Firewire versiyonu. Bir İsviçre firması olan Weiss 1985 yılından bu yana çok özel DAC’lar ve ADC’ler üretiyor. Şirketin kurucusu ve teknik mimarı Mr Daniel Weiss digital ses konusunda çok derin bilgi ve tecrübeye sahip dünyanın sayılı mühendislerinden birisi. Önceleri profesyonel ses sistemleri alanında ses stüdyoları için ürünler tasarlayıp üreten Mr Weiss bu alandaki başarısından güç alarak daha sonra hi-end alanına geçmiş ve bu alanda da ismini duyurmuş. Weiss’in hi-end hifi dünyasında bilinen ürünleri Weiss Jason transport, Weiss Medea DAC, Weiss Minerva DAC ve son olarak yakın zamanda üretilmiş olan Weiss DAC202 DAC. Weiss’in bu ürünleri hifi dünyasında oldukça biliniyor ya profesyonel ürünleri ?

Profesyonel ürünlerinden hi-end dünyasında kullanabileceğimiz bir ürün olabilir mi? Aslında evet , bunlardan en bilineni Weiss DAC2. Bu ürünü dünyada hifi sisteminde kullanan pek çok odyofil mevcut. Fakat Weiss DAC1’e gelirsek, bu ürün hifi dünyasında neredeyse hiç bilinmiyor hatta öyle ki başka markanın başka modeliyle karıştıranlar dahi var. Weiss DAC1’e Weiss’in hi-end alanında yapmış olduğu en iyi DAC’ı olan Weiss Medea’nın kardeşi diyebiliriz . Weiss Medea Weiss DAC1’in iskeletinden yapılmış bir DAC. Pek çok özelliği tıpatıp aynı denecek kadar benziyor. Weiss DAC1’ın ilk versiyonu 96 Khz upsampling yapan bir DAC ve bu versiyon 10 yıl kadar önce üretilmiş. Bir süre sonra Daniel Weiss DAC1’in MK2 versiyonunu üretmiş , bu versiyon da 192 Khz upsampling yapabiliyor. Günümüzde dahi upsampling yapan pek çok DAC sadece 16/44.1Khz CD standardında digital sinyal kabul ediyorken Weiss’in o yıllarda üretmiş olduğu bu DAC’ların 96 Khz ve 192 Khz digital sinyali dışarıdan input olarak kabul ediyor olmasını o yıllar için çok da rastlanılan bir durum olarak göremeyiz.

Diğer taraftan artık USB ve Firewire üzerinden dijital ses sinyali kabul eden pek çok DAC pazarda boy göstermeye başladı. Şimdi artık neredeyse bütün DAC üreticileri portföylerine bilgisayar arabirimi olan DAClar eklemeye başladılar. Bu alana erken girmenin avantajına sahip olan Weiss şu an diğerlerinden biraz daha ileride olarak gözüküyor. Bilgisayar arabirimli Weiss cihazlarına bakacak olursak Weiss’in DAC2’yi ürettiği yıllarda bilgisayar arabirimiyle DAC yapmış olan firma yok denecek kadar azdı ve üretildiği yılda firewire da dahil olmak üzere bütün girişlerinden 24Bit / 192 Khz dijital ses sinyali kabul eden Weiss DAC2’i o zaman için değerlendirirsek sıra dışı olarak nitelendirebiliriz. Weiss DAC2 pro bir cihazdı, Weiss DAC2’den sonra ona çok benzeyen ama hi-end hifi dünyasına hitap eden Weiss Minerva üretildi. Zaman içinde Weiss DAC2 ve kardeşi Weiss Minerva odyofillerce tutulan cihazlar haline gelince Daniel Weiss daha üst modellerine de firewire arabirimi koymaya karar verdi ve yakın zamanda hem Weiss Medea için hem de Weiss DAC1 için firewire üniteleri eklenmiş oldu. Böylece bilgisayar arabirimli DAC’lara Weiss DAC1-MK2-FW de sessizce eklenmiş oldu.

Hi-end Ses İçin Neden Bilgisayar’dan Müzik ?

Bugüne kadar çok fazla CD çalarım ve transportum oldu . Pek çoğunu da bir vesileyle dinledim. Fakat şurası açık ki CD çalarların ve transport’ların limitleri var. Çok iyi bir CD çalarınız olsa bile hatta parayla alınabilecek en iyi CD çalar dahi olsa 96 Khz veya 192 Khz stüdyo master kayıtları dinleyemezsiniz. Çünkü XRCD’ler de dahil olmak üzere bütün compact disk’ler 16Bit / 44.1Khz olarak basılmaktalar. Yüksek çözünürlüklü kayıt dinlemek için SACD okuyucunuz olmalı ama o zaman da karşınıza 1 Bit DSD bitstream’ın arabirim olarak kullanımındaki sıkıntılar çıkıyor. 1 Bit DSD’de dışarıdan bir DAC kullanamıyorsunuz çünkü pek çok SACD okuyucunun DSD çıkışı yok. Aynı zamanda 1 Bit DSD girişi olan bir DAC da bulmanız neredeyse imkansız. Sadece bazı firmaların SACD için kendilerine özel çözümleri var. Bu tip cihazlar ise genellikle oldukça pahalı oluyor.

Yüksek çözünürlüklü müzik dinlemek bu kadar önemli mi dersek Mp3, Redbook CD ve HD kalitesindeki müziklerin farklarına bakmakta yarar olduğunu düşünüyorum. En iyi Mp3’ün bitrate’i 320 Kbps iken Redbook cd’ler 1000 kbps cıvarında, 24bit/ 96 khz hd müzik ise 3000 kbps’lerde. Ve bu kadar yüksek çözünürlüklü dinlerken ciddi olarak farklı dinliyorsunuz dolayısıyla konu önemli.

Diğer taraftan bilgisayar dünyası son yıllarda odyofiller için önemli adımlar attı ve neredeyse son derece minimal bir PC’yle veya bir MAC ile 96 Khz ve 192 Khz yüksek çözünürlüklü stüdyo master kayıt dinleme imkanına sahip olabilirsiniz. Bilgisayar’dan müzik dinlerken çok çeşitli formatları kullanma şansına sahipsiniz. Bu formatların bazıları müziği kayıpsız olarak sıkıştırmak için çok ideal. Ayrıca player yazılımları internet’ten indirip kullanabilirsiniz hatta bazılarını bedava olarak. Ve en güzeli müzik marketlere gidip dinlemeden CD satın almak zorunda değilsiniz, internetten dinleyerek müzik satın alabilirsiniz. Hatta şanslıysanız müzik paylaşım sitelerinde aradığınız müziği bulabilirsiniz hatta yüksek çözünürlüklü versiyonunu.

Durum böyle olunca gelecekte konvansiyonel CD çalarların ve transport’ların yerini bilgisayarların alacağı muhtemel gözüküyor.

Weiss DAC1-MK2-FW Kararım

Bilgisayar dünyası için her şey mükemmel gözüküyor ancak olay sese gelince bilgisayardan müzik konvensiyonel cihazlara göre yeterince iyi midir diye düşünmeden edemedim. Önceki DAC’ım Reimyo DAP 777 idi . Reimyo DAP 777 oldukça bilinen ve çok başarılı sesi olan bir DAC. Dolayısıyla bilgisayardan müziğe geçişte kaygılarım vardı. Bilgisayardan müziğe geçme düşüncesi olan bazı arkadaşlarımın izlenimlerine göre yüksek çözünürlüklü kayıtları başarılı olarak çalabilen bazı cihazların 16 Bit / 44.1Khz Redbook CD formatlarında o kadar da başarılı olmadıkları yönündeydi.

Kendi evlerindeki konvensiyonel hi-end cihazlarla karşılaştırdıklarında aynı kalitede bulmamışlardı. Ve o yüzden kararsız kalmıştılar. Aslında aynı çekinceler benim için de geçerliydi. Şayet evinizde ortanın üstü kalitede bir hi-end sisteminiz varsa böyle bir karar öncesinde temkinlik olmakta büyük yarar var çünkü halihazırdaki müzik arşivimizin neredeyse hemen hepsi Redbook CD formatında. Dolayısıyla bilgisayardan müziğe geçtiğinizde belli standartları düşünmek zorundasınız.

Diğer taraftan alacağınız bilgisayarın da rolü önemli çünkü bu noktada bilgisayar transport’un yerini alacak. Transport olarak kullanacağınız bilgisayarın sessiz olması, hızlı olması ve hafıza kapasitesinin yeterli olması önemli. Bilgisayarın tek bir görevi var ‘0’ ları ve ‘1’leri hatasız olarak DAC’a iletmek. Arabirim USB veya Firewire olabilir. Bana göre stereo’da arabirimin USB veya firewire olmasının pek bir farkı yok. Ama çok kanallı müzik dinleyecekseniz firewire olmak durumunda çünkü sadece firewire paralel ‘bus streaming’ yapabiliyor. Başka bir konu bant genişliği pek çok USB alıcı entegresi sadece 96 Khz kabul ediyor daha üstünü kabul etmiyor. Günümüzde 192 Khz digital ses sinyali kabul eden USB entegreleri olsa da çok yaygın kullanımda değiller. Hi-end’in üst sınıfında dahi 96 khz’ye kadar data kabul eden USB arabirimleri görüyoruz ama eminim bu sınır ileride kalkacaktır. Aslında bu sınır USB 1.1 veya USB 2.0’ın bir sınırı değil ancak entegre üreticileri böyle bir ihtiyacı öngörmedikleri için 96 khz olarak tutmuşlar ve bu sebepten dolayı bant genişliği sorunu yaşanıyor. Firewire için böyle bir sınır yok çünkü firewire arabiriminin özellikle profesyonel ses dünyasında oldukça yaygın bir kullanımı var ve bu yüzden oldukça gelişmiş durumda.

İkinci Bölüme Ulaşmak İçin Tıklayınız

Tags: