Hydra eski Yunan mitolojisinde Hades’in Lerna bataklıklarında yaşayan ve mitoloji ile ilgilenenlerin ünlü Hercules hikayelerinden ismini hatırlayacakları doğa üstü canavardır. Efsaneye göre 9 başlı Hydra’nın başlarından birisi kesildiğinde yerine hemen yenisi çıkarmış. Yukarıda logosunu gördüğünüz Hydra’nın mitolojideki isimdaşı ile benzerliği yok ama odyofil dünyasında en az onun kadar tanınmış bir isim. Amerikalı Shunyata Research firmasının artık neredeyse firma ile özdeşleşmiş ürün yelpazesinin adı.
Uzun senelerden beri ismini duyup, onlarca incelemesini okuduğum ürünü hem kendi sistemimde hemde farklı 2 sistemde deneme fırsatı buldum. Bu incelememde sizlerle Hydra ile geçirdiğim günlerle ilgili yorumlarımı paylaşacağım.
Dergimizde yer alan her inceleme de olduğu gibi öncelikle ürünün üreticisinden bahsetmek istiyorum.
Shunyata Research’in arkasındaki isim Caelin Gabriel. Kolej yılları sırasında özellikle fizik alanındaki başarılı çalışmaları ile Amerikan ordusunun ilgisini çeken Gabriel, okulunu bitirmesiyle beraber, istihbarat alanında orduda çalışmaya başlar. Bu süre zarfında elektronik sinyallerin izlenmesi, düşük sinyallerin filtrelenerek işlenmesi ve veri alınması gibi özel alanlarda çalışmalar yapar. Askeri kariyeri sona erdikten sonra, çeşitli yüksek teknoloji şirketlerinde çalıştıktan sonra Shunyata Research firmasını kurar. Aslına bakarsanız Shunyata Research çok eski bir maziye sahip olmamakla beraber, baş tasarımcısı ve şirketin sahibi Caelin Gabriel’in kariyeri ve üzerinde çalıştığı konulardaki hakimiyeti sayesinde kısa bir süre içerisinde tüm dünyada tanınan bir şirket haline gelir.
Firma bugün oldukça modern bir tesiste ürünlerini üretse de, dev bir fabrikadan ziyade özel üretim yapan butik bir firma görünümdedir. Shunyata Research konusunda araştırma yaparken elinde bulundurduğu patentleri görünce gerçekten şaşırdım. Muhtemelen firmanın ürünlerinin başarısı geliştirdiği yeni teknolojiler sayesinde gelmiş. Firmanın en bilindik patenti reklamlarında da sıklıkla ön plana çıkartılan Helix geometrisi. Helix geometrisi özellikle Shunyata elektrik kablolarında karşımıza çıkan özel bir kablo sarım tekniği. Asıl amacı RFI ve EMI filtrelemesi sağlamak. Firmanın diğer önemli patenti, özel bir toz. Bu toz ya da kum benzeri özel madde, gürültü azaltımı için özel tasarlanmış ve patenti alınmış. Firmanın üst düzey kabloları da dahil tüm üst segment ürünlerinde kullanılmakta.
Ayrıca, özellikle Hydra serisi elektrik filtre sistemlerinin yanısıra Guardian serisi ürünlerde de kullanılan SR-V2 Noise-Filter, yine Hydra’larda kullanılan özel şarter sistemi, tüm Shunyata ürünlerinde kullanılan firmaya özgü CDA-101 bakır, özel konnektörler gibi teknolojiler var.
Firmanın ayrıca benim çok ilgimi çeken Alpha Cryogenic Process isimli yine kendine patentli bir Cryo teknolojisi var. Cryo ilginç bir terim. Bilmeyenler için kısaca anlatmak gerekirse, başta yanma sürecini kısaltmak hatta sıfırlamak ve performansını yükseltmek üzere yapılan bir işlem. Bu işlem bir metalin öncelikle çok düşük ısılarda dondurulup daha sonra çok yüksek ısılara maruz bırakılması. Alpha Cryogenic Process ise, Shunyata’nın kendisine patentli Cryo yöntemi. Öncelikle metaller nitrojen kullanılarak -720 fahrenheit’a düşürülüyor ve 72 saat sonra üretime hazır hale geliyorlar. Isı düşürme işleminin her defasında 1’er derecelik düşüşlerle yapıldığını düşünürsek işlemin bayağı uzun sürdüğü anlaşılıyor.
Sanırım bu kadar teknoloji hepimiz için yeterli. Beni bu ay Shunyata ile tanıştıran ürünler, Anaconda, Python ve Taipan modellerinde elektrik kabloları ve Hydra Model 8 ve Model 6 elektrik filtreleri oldu.
Bu ürünlerden Hydra 6’yı kendi sistemimde bir hafta kadar test ettiğimden asıl inceleme konusu Hydra 6 olsa da, sizlere farklı sistemlerde denediğim diğer Shunyata ürünleri hakkında da deneyimlerimi aktarmak istiyorum.
Öncelikle güç kablolarından başlayalım. Firmanın güç kablosu asortmanı 2 ana grupta oluşuyor. Birinci grup firmanın üst düzey teknolojilerini kullandığı Helix serisi. İkinci grup ise daha ekonomik olan Shielded serisi güç kabloları.
Benim deneme fırsatı bulduğum ürünler; Anaconda, Python ve Taipan Helix serisinin ürünleri. Ürünlerin en üst modeli olan Anaconda ismini aldığı yılan ile fiziksel benzerliklere sahip gerçekten de. Bu oldukça kalın kablo firmanın tüm üst düzey teknolojilerini barındırıyor. Zaten elinize aldığınızda sağa sola oynattığınızda sizlere yukarıda anlatmış olduğum özel kumun varlığını çıkan seslerden anlayabiliyorsunuz. Bu durum ürünün ağırlığına bir miktar etki yapmış tabii. Standart veya sıradan bir elektrik kablosuyla kıyasladığınızda sanki bir elektronik cihazmış gibi ağırlığı hissetmeniz mümkün. Anaconda’nın iki farklı modeli mevcut. Alpha ve VX. Alpha serisi ürünleri sisteminizdeki tüm elektronik bileşenler ile kullanabiliyorsunuz. VX modelinde ise, özellikle CD okuyucular, DAC, processor ve benzeri tüm diğer dijital kaynaklar ile kullanmanız tavsiye ediliyor. Anaconda yapısı ile gerçekten etkileyici ve standart ürünlerin arasından kolaylıkla sıyrılabiliyor. Hi-end denilen üst seviyeye bir örnek. Ürünün bence tek sorunu gerçekten çok kalın ve ağır olması. Benim ki gibi, sıkışık düzende rack’lara sahip olanların takıp çıkartma veya sabitleme konusunda
problemler yaşamasına sebep olabiliyor. Aslına bakarsanız bu tarz bir ürünü satın aldığınız zaman tak çıkarla fazla işiniz olmayacağı gerçeğini de göz önünde bulundurmalıyız herhalde.
Phyton firmanın Anaconda’nın ardından gelen elektrik kablosu. Bu kablolarda Anaconda ile benzer fiziksel özelliklere sahip. Tıpkı üst seride olduğu gibi VX ve Alpha olarak iki ayrı modele sahip. Yine aynı şekilde Alpha serisi ürünleri sisteminizdeki tüm elektronik bileşenler ile kullanabiliyorsunuz. VX modelinde ise, özellikle CD okuyucular, DAC, processor ve benzeri tüm diğer dijital kaynaklar ile kullanmanız tavsiye ediliyor.
Taipan ise serinin en ucuz ürünü fakat üst modellerden fiziki anlamda hiç geride değil. Tüm üst modellerde olduğu gibi dijital kaynaklar için optimize edilmiş bir versiyonu da mevcut.
Bu kabloları daha önce yazdığım gibi kendi sistemimde test etme fırsatı bulamadım. Ama oldukça ayrıntılı olarak bildiğim sistemlerde test edilmeleri esnasında orada bulunduğum için görüşlerimi kısaca sizlerle paylaşmak isterim. Öncelikle Anaconda VX CD Player’a bağlandığı andan itibaren farklılıklar yaratmaya başlıyor. Ürün yanmamış olduğu halde, ciddi bir detay artışını hissetmeniz mümkün. Galiba bu noktada firmanın Alpha Cryogenic Process teknolojisinin avantajlarını yaşadık. Tüm gün süren tak çıkarlar sırasında bu 3 grup ürünün her birini kaynak cihazlar, amplifikatörler ve pre-ampliler ile deneyip durdum. Kablolar, cihazların üzerinde takılı kaldığı süre boyunca genel anlamda benzer etkiler gösterdiler. Detaylarda artış, arka plan sessizleşmesi, özellikle Anaconda serisi kablolarda keyifli bir bas kontrolü. Aslında tüm serilerden kabloların birbirlerine benzer etkileri olsa da, o bilindik atasözüne “ne kadar para o kadar köfte” prensibine uyan bir durum söz konusu idi. Yalnız asıl farklılık sisteme Hydra’yı ekleyince oluştu. Bu konuya birazdan değineceğim.
Kablolar konusunu özetlemek gerekirse, insanın kulakları güzel sese hemen alışıyor. Shunyata Helix serisi kablolar, daha sisteme takar takmaz etkilerini gösteren ürünler ama ne yazık ki fiyat olarak bende dahil bir çoğumuzun ulaşamayacağı bir yerdeler. Bu kablolar özellikle orta-üst ve üst sınıf sistemi olan odyofillere hitap ediyor. Şu ana kadar deneme fırsatı bulamadığım Shielded serisi daha uygun fiyatları ile muhtemelen daha kolay önerilebilir ürünler olacaktır. Belki ileri de kendi sistemimde deneme fırsatım olur. Eğer üst seviye bu kablolar ile bir yerlerde denk gelirseniz, deneme fırsatını mutlaka yakalamaya çalışın. Üst seviye ürünlerin, bu ünlerini gerçekten hakettiğini göreceksiniz.
Şimdi gelelim Hydra 8’e. Bu ürün firmanın üst segment elektrik filtresi ve Helix serisi kablolar ile bu ürünü deneme fırsatı yakaladığımda ilk dikkatimi çeken şey, kablolarda oluşan farklılıklar araya Hydra’nın girmesi ile inanılmaz derece de artıyor hatta katlanıyor. Detay ve kontrolün yanısıra ortaya çıkan bir önemli farklılık sahne’nin dikkat çekici derece de ortaya toplanması.
Ben Model 8 yerine kendi sistemimde Model 6’yı denemeyi istedim. Hem fiyat olarak orta seviye sistem sahiplerinin ulaşabileceği bir noktada olması hemde benim ihtiyaçlarım için yeterli olması tercihimi bu yöne kaydırdı. Hydra 6, oldukça küçük bir yapıya sahip. Toplam bir giriş ve 6 adet çıkış sağlıyor. Ürünün dış kısmı oldukça güzel tasarlanmış hele ki, ön yüzü herkesi etkileyecek kadar şık. Alüminyum panel üzerine marka, model ve firma ismi kazınmış. Ürünün kurulumu gayet basit, özel bir kablo ile elektriği prizinizden Hydra’ya aktarıyorsunuz. Cihaz üzerindeki 6 adet dişi priz vasıtası ile cihazlarınıza çıkış sağlıyorsunuz. Ürünün arkasındaki switch ile açma kapama fonksiyonu kumanda ediliyor zaten bunun dışında bir şey yapmanız gerekmiyor gerisini Hydra hallediyor. Ben kendi testim sırasında Shunyata Research yapımı kablolar kullanmadım. Bunun yerine kendi DIY kablolarımı ve yine gelecek sayılarda test yazısını okuyacağınız Bluenote Luca elektrik kablolarını kullandım. Hatta bir süre için stok kabloları da denedim. Gelelim Hydra sistemime ne etki etti konusuna.
Hydra neredeyse sistemime takar takmaz bir farklılık yarattı. Neredeyse 15 dakika sonra bu farklılığın ne olduğunu çok rahatlıkla ifade edebilirim. Sistemde, ara planda büyük bir sakinlik ve sessizlik. Bu sessizliğin oluşması zincirleme etkiyi oluşturuyor. Bu sessizlik sayesinde tizler ve üst midlerde büyük bir rahatlama hissediyorsunuz. Bu rahatlama sistemin genel tonal dengesini üst düzeye taşırken, özellikle plak dinlerken tertemiz bir arka plan ile başta ziller ve üst orta frekanslarda duymadığınız detayları duyabilmeniz mümkün. Bu durum daha ilk plaklarda hemen dikkat çekici hale geldi. Impulse şirketinin her caz severin arşivinde bulunduğunu düşündüğüm plakları Sonny Rollins-East Brodway Rundown(AS9121), Coltrane Quartet Africa Brass (AS6) ve Mingus Mingus Mingus (AS-54) dinlerken hem sistem hemde Hydra birbirlerine daha da alıştılar. CD dinletisi sırasında da benzer bir durum oluştu. Jethro Tull grubunun 40 yılı dolayısıyla yeniden basılmış This Was (EMI 50999 2064 97) neredeyse yüzlerce kere dinlediğim bir albüm olsa da, Hydra’nın etkisi ile birkaç sefer daha dinlediğim albümlerden bir tanesi oldu. Yine arka planın sessizleşmesi sayesinde gizli kalan frekansların ortaya çıkması ile bambaşka bir keyifle dinlenir hale geldi.
Hydra’ya bağlı kabloları stok kablolarla değiştirmem arka plan temizliğini bir miktar azalttıysa da, yine büyük ölçüde iyileşme kulakla duyulabilir anlamda farkedile-biliyordu. Benim görüşüm Hydra’yı sistem bileşenleriniz ile doğru orantılı olarak mümkün olduğunca kaliteli kablolar ile kullanmanız. Asıl fark ise, Shunyata’nın kendi kabloları kullanıldığında ortaya çıkıyor.
Özellikle Anaconda’lar ile yapılan dinletilerde, arka plan sessizliğinin çok üst düzeye çıktığını ve detay artışının, tonal dengenin çok arttığını yazmalıyım. Tabii bahsettiğim kombinasyon çok ciddi bir maddi tutar tutuyor. Sistemin genel maliyeti ile doğru orantılı seçim yapmak en doğrusu. Zaten söz konusu olan ciddi bir bütçe ise Hydra Model 8 tercih etmek daha doğru olabilir ki, Model 6 ve Model 8 arasında bu sessizleştirmenin etkileri daha farklı duyuluyor. Model 8, uygun kablolarla kullanıldığında sessizliğin, tonal dengenin yanı sıra devasa bir sahne oluşturmak gibi bu tarz cihazlarda pek alışılagelmedik bir durumu ortaya çıkartıyor.
Shunyata ürünlerinin elektrik üzerinde temizleme haricinde farklı bir etkisi yok. Son zamanlarda odyofil camiasında sıklıkla konuşulan “regeneratio”n yani elektriğin tekrar üretimi aslında voltajın sabitlenmesi gibi bir işlevi yok. Ama yeterli bütçeniz var ise, çeşitli “regenarator” ve bu yönde üretilmiş cihazlar ile de kullanabilirsiniz ki, bu konuda oldukça başarılı sonuçlar alındığını bir kısım odyofillerin yazılarından anlayabiliyoruz.
Peki bu ürün kimler için alışveriş listesinde mutlaka olmalı. Açıkcası, giriş seviyesi sistemler için Hydra serisi ürünler fiyatları açısından biraz lüks kaçabilir. Zaten muhtemelen aynı fiyata sisteminizde yapacağınız bir upgrade ile daha farklı kazançlar sağlayabilirsiniz. Bence Hydra Model 6 özellikle orta sınıf ve üzeri sistemler için kesinlikle kısa alışveriş listesinde yer alması gereken bir ürün. Üst sınıf sistemlerde ise, Model 6’nın yanısıra Model 8’de alışveriş listesine girmesi gereken ürünlerden.
Bunun yanısıra özellikle lambalı amplifikatörler ile Hydra’nın etkisi daha inanılmaz bir hale geliyor. Bu durumda ortalamanın üzerindeki bir sistemde Hydra kendisine rahatlıkla yer bulabilir. Bu noktada yazının başlarında yazdığım gibi Hydra serisi ürünlerle Shunyata firmasının kendi güç kablolarını kullanmanız kesinlikle tavsiye edilmekte. Bu maliyeti yukarı çekse de, ilk etapta fiyat olarak uygun Hydra 6’yı sisteminize dahil edip daha sonra zaman içerisinde kablolar konusuna eğilebilirsiniz.
Bu noktada kendi test ortamımda dünyaca kabul görmüş bir ürünü test etmek ve bir süre için dahi olsa kullanmaktan çok büyük keyif aldım. Yazının başlarında da yazdığım gibi, bu ürünün arkasında oldukça deneyim olduğu belli. Bu güzel ürünleri tüm odyofillerin beğenisine sunan Lotus Concept firmasına da ayrıca teşekkürler.
Shunyata Reserach Hydra Model 6
Üretici: Shunyata Research
Türkiye dağıtıcısı: Lotus Concept
Ürünün Fiyatı: 1,500 USD
Teknik Özellikler
-6,000 volts e 60,000 amper ani değişim koruması
-Isıya karşı koruma TMOVs
-Shunyata tasarımı Venom filtreleri
-Yüksek voltaj koruması
-Tüm çıkışlar özerk olarak filtrelenmiş
-2400W cihaz bağlayabilme
-Devamlı 20A güç
-Metal şasi
-Özel ön plaka(rack tipi)
-Boyut:19×3.5×5.5 (inc)
-Ağırlık:8.0lbs
Ayrıntılar için :
www.lotusconcept.com
Hakancez
Bir yorum ekleyin