Dynavector DV 507 MkII Bölüm I

Son yılların en çok ilgi çeken pikap kollarından bir tanesi ile alakalı izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Dynavector DV 507, ilk kez 1984 yılında üretildi. Firma ilerleyen dönemlerde pikap kolunu geliştirerek ikinci versiyonunu piyasaya sürdü. Son birkaç haftadır Ereshkigal pikabımın üzerinde DV507’nin son versiyonu MkII modelini kullanıyorum.

DV 507, çift eksenli atalet kontrollü bir pikap kolu. Atalet kontrolü dediğimiz şey, kolun hareketi sırasında yaptığı hareketin stabilitesini korunması yani aslında momentumun korunmasıdır. Atalet momenti dönme hareketi yapan bir cismin dönme eylemsizliğidir. Yani bir cismin kendi etrafında veya bir diğer cisim etrafında yaptığı hareketin değişmemesi, söz gelimi sabit hızda gerçekleşmesidir. Dynavector, bu çift eksenli yapının hangi pikap kafası kullanılırsa kullanılsın, plak üzerindeki izleri mükemmel hassasiyet ile okuduğunu iddia ediyor. Ayrıca bu yapının tam düz olmayan plaklarda izlerini okuma sırasında çok daha etkin olduğunu savunuyor.

Bir pikap kolu plak izlerini okurken iki önemli hareket yapar. Bunlardan birincisi plak izlerini okuyan iğnenin kaldıraç sisteminin dikey hareketini olması gerektiği şekilde karşılamak ikincisi ise yatay eksende izleme açısının optimal şekilde takip edilmesini sağlamak. Dynavector tarafından bu iki sorunun çözümü elektro manyetik (yani mıknatıslı) amortisör sistemi, izleme açısınındaki dinamik ağırlık denge sistemi ve kol içerisindeki dinamik amortisör sistemi ile sağlamış. Kolu dikkatlice incelediğinizde aslında iki ana parçadan oluştuğunu görüyorsunuz. Aslında iki ana parçayı birer kol olarak düşünebiliriz. Ana gövdeye bağlı ilk kol yatay eksendeki hareketi sağlıyor ve tanjansiyel kollarda olduğuna yakın bir şekilde yapıyor. Bu kol plağa devamlı paralel bir açıyla hareket ediyor. İkinci kol ise (yani uç bölümü) dikey hareketi üstleniyor. Bu yapının avantajları Dynavector tarafından şu şekilde anlatılmış, kafanın gövde ve hareketli yapısı arasındaki diferansiyel ilişki sayesinde ses sinyali üretiliyor. Bu sinyal klasik tasarımlı bir pikap kolunda düşük frekanslı ve yüksek genlikli bir titreşim oluşturur.

Günümüzde kullanılan plak kaydetme prosedüründe düşük frekans sinyalleri plağın bütün yüzeylerinde yatay eksende kaydedilir. Dolayısıyla plak okuması sırasında kol yukarıda bahsettiğim titreşimlerden devamlı suretle etkilenecektir. Mid ve yüksek frekanslarda ise, kolun efektif ağırlığının çok yüksek olmaması gerekir. Çoğu zaman plakların yüzeyleri düzgün değildir ve bu durumda iyi bir izleme açısının sağlanabilmesi için dikey efektif ağırlığın mümkün olduğunca düşük olması gerekir. Sonuç olarak, bir kolun efektif ağırlığı yatay düzlemde mümkün olduğunca fazla, dikey düzlemde ise mümkün olduğunca az olması gerekir. Dynavector ortaya çıkarttığı iki parçalı kol çözümünün bu sorunları en aza indirdiğini söylüyor. Çift eksenli atalet kontrollü kolun en kolay açıklaması bu.

Dışarıdan görülenlerin haricinde gövdenin içerisinde çok yüksek kaliteli çelik rulman sistemi gibi kolun hareketi sırasında yaşanacak sürtünmeyi en aza indirmeye yönelik önlemler dikkat çekiyor. Kolun dış yapısında en dikkat çeken şeylerden bir tanesi gövdenin sağ bölümünde bulunan manyetik damper bölümü. Damper çok ilginç bir kelime amortisör olarak çevirsek bile hi-fi alanındaki kullanımı biraz daha farklı. Bu yüzden orijinal hali ile kullanmak daha mantıklı gibi. Sağ bölümdeki bu yeni damper eski modele göre daha güçlü neodyum mıknatıslardan üretilmiş. Yukarıda anlatmaya çalıştığım yanal hareketin (dönüşün) stabilite veya kararlılığının sağlanmasında bu parçanın etkisi büyük. Kolun ana gövdesine bağlı metal bir plaka alt ve üstünde birer mıknatıs bulunan bir parça içerisinde hareket ediyor. Kolun yanal hareketini karşı taraftaki anti skating ve plak üzerindeki dışa doğru hareket arasında dengeleme konusunda teorik olarak mantıklı bir çözüm. Bu mıknatıslar, yukarıda bahsettiğim düşük frekanslı ve yüksek genlikli titreşimin engellenmesi açısında da önemli etkiye sahip.

İkinci yani kafanın takıldığı bölümde ise dinamik dengeleme mekanizması Dynavector tarafından ön plana çıkartılan bir diğer özellik. Bu bölüm içerisinde hassas bir yay sistemi kolun izleme gücünü yaratıyor. Üretici, hassasiyetin tam düz olmayan plaklarda bile mükemmel olduğunu iddia ediliyor. Bu bölümdeki kullanılan rulmanlarında üst sınıf olduğu belirtilmiş. Hatta bir çok pikap kolundaki 100-150Hz aralığındaki frekans yanıtının kararlı olmadığı, bu frekanslardaki titreşimlerin ön kola yerleştirilmiş dikey rulmanlar sayesinde kontrol altına alındığı da ısrarla belirtiliyor. Böylelikle Dynavector’un çift eksenli atalet kontrollü pikap kolu DV507’nin teknik altyapısına ilk bakışımız burada sonlanıyor.

Dynavector DV507’yi ilk kez elinize aldığınızda yapım kalitesinden etkileniyorsunuz. Görünen bölümlerde bir pürüz, bir yanlışlık bulabilmek mümkün değil. Kolu beraber incelediğimiz bir makine mühendisi arkadaşım çok hızlı bir şekilde üretimine dair bazı notlar düştü. Tüm parçaların dolu malzemeden yüksek hassasiyetli CNC’lerde hazırlandığını, her parçanın hassas şekilde zımparalanarak (polisaj işlemi) özel nikel katkılı boyalarla boyandığını söyledi. Görünen bölümlerde üretim kalitesinin çok üst düzey olduğunu ancak kolun ana tüpünün altına baktığımızda genel olarak bu özenden ödün verilerek başta asansör mekanizması uzatması ve kablo geçişlerinin çözüldüğü konusunda hemfikir olduk. Bunun yanında kola monte edilecek parçalar için kullanılan vidaların uçlarının kauçuk malzeme ile gövdeye zarar vermeyecek hale getirilmesi gibi ayrıntılarda gözden kaçmıyor. Her ne olursa olsun üretim kalitesinin birkaç ayrıntı haricinde üst düzey olduğunu söyleyebilmek mümkün. Bu ayrıntıları fark etmek içinde çok meraklı bir analog sever veya bir mühendis veya benzeri teknik bir insan olmak lazım.

İkinci Bölüme Ulaşmak İçin Tıklayınız

Tags: