Lookab Prinilius ve Optirius Güç Kabloları Bölüm II

Birinci Bölüme Ulaşmak İçin Tıklayınız

2M Kablo, Tufan Sümer ve projeye imza atan ekipte bu durumu göz ardı etmemişler. Yurt dışından binlerce dolarlık güç kablosu satın almışlar, tüm kablolar farklı düzeylerdeki sistemlerde teker teker denenmiş, her kablo parçalanarak testleri yapılmış. Daha sonra Lookup kabloların ilk örnekleri üretim bantlarından çıktığında yine onlarca sistemde dinleme yapılarak, odyofillerin görüşleri alınmış. Alınan sonuçlara göre tekrar üretim bantlarına ve laboratuvarlara dönülmüş, tekrar mühendisler çalışmışlar ve aynı süreç defalarca yaşanmış. Aylar sonra ürün son şeklini alınmış ve şimdi bir örneğini amplifikatörüme bağladım ve saatlerdir müzik dinliyorum.

Sanırım 2M Kablo firması hakkında sizlerinde kafasında bir fikir oluşmuştur. Şimdi kolileri açtığım ana, yani Lookab Optirius ve Prinilius kablolara tanıştığım ana geri dönelim.

Kolileri açtığımda dev bir ahşap kutu ile karşılaştım. Üzerinde altın renkli harflerle kablonun modeli yazılmıştı. Kutuyu açmayı en sona bıraktım ve önce gönderilen katalogları inceledim. Zaten katalogtan yukarıdaki bilgilerin bir kısmını sizler için derledim. Sıra kutuyu açmaya gelmişti. Bir mücevher kutusunu andıran özenli güç kablosu kutusunun içerisinde tabana yayılmış altın renkli kumaşın üzerinde Lookab Optirius sessizce yatıyordu. Kutuyu açtığınızda iç bölümde üreticinin kabloyu alan tüketiciye mesajı ve kablo projesinin sorumlusunun imzası var. Bu mesajın yazıldığı kağıt özel şekilde eskitilmiş ve vernikleme tekniği kullanılarak kutu ile bütünleştirilmiş. Kutu açıldığında kapağın tutulması için kullanılan ip, iplerin takıldığı metal bölümler hepsi en ince ayrıntısına kadar düşünülmüştü. Kutu ile kapağı birleştiren metal menteşeler ve kutuyu kilitleyen küçük mekanizma dahi olduğu şekliyle değil eskitilme efekti uygulandıktan sonra kullanılmıştı. Bir güç kablosunun sunumu için ender görebileceğiniz bir özen.

Lookab Optirius kabloda da aynı özenli dokunuşlar hemen fark ediliyor. Yaklaşık iki santim kalınlığındaki kablo simsiyah görüntüsü üzerinde altın renkli yazıları ve ışıl ışıl parlayan konektörleri ile kutudan çıkarttığınız anda bir kaç dakika boyunca incelenmeyi hak ediyor. Gelen kolinin içerisinde Lookab Optirius kablonun özel hazırlanmış bir kesit modeli de vardı. Ürünün kesit modelinin hemen her yerinde ciddi bir üretim bandından çıktığını gösteren ayrıntılar var. Örneğin tüm kablolarda firmanın adı, kablonun modeli ve muhtemelen hangi makinede, ne zaman üretildiğini belirleyen kodlar bulunuyor. Kablonun yapısında ilk adımda yüksek kaliteli OFC kablolar özel bir makinede özel bileşiklerle kaplanarak hava alması önlenmiş.

Ardından ilk kat tüpün içerine konulmuş, hemen bunun üzerinde bakır bir koruma, onun üzerinde tekrar tüp, onun üzerinde bakır tellerden yapılan ekranlama ve tekrar tüp içerisine alınmış. Her üç kablo (nötr, faz ve toprak) aynı şekilde işlemden geçirilmiş ve hepsi birden tekrar özel bir tüpün içerine konulmuş. Bunun üzeri devasa boyutlarda bir bakır ekranlama ile kaplanmış ve tekrar özel bir tüpün içerisine konulmuş. Son katta ise tüketicinin göreceği kılıf var. İşin ilginç olan tarafı bu denli içi dolu olan bir kablonun inanılmaz derecede esnek olması. Lookab Optirius’un küçük kardeşi olan Prinilius’da da üretim esnasında aynı özen dikkat çekiyor.

Gelelim dinleme testlerimize… Kablolar üretim bandından çıktıkları halde elime ulaştığımdan ilk dinlememi kabloların yanmamış hallerinde yapacaktım. Heyecanlı bir şekilde sistemdeki kablolarımı sökmeye başladım. İlk adımda tüm kabloları sökmek yerine Lookab Prinilius’u CD çalarıma bağlamaya karar verdim. Etkilerini iyi anlayabilmek için Bluenote Koala CD çalarıma bağlı bulunan Dumbo ünitesini devre dışı bırakmaya karar verdim. Bu güç ünitesi benim sistemimde CD çaların performansını oldukça yükselttiğinden bunu devre dışı bırakıp Lookab Prinilius’un etkilerini daha iyi görmek için bu şekilde kullanmaya karar verdim. Tabii gördüğüm en etkili aksesuarlardan birisi olan Omicron stabilizatörü de CD çaların üzerinde aldım. Bu sayede ilk adımda neler değiştiğini anlamaya çalıştım. Daha sonra Lookab Optirius’u CD çalarım ile kullandım. Her iki kabloyu birbiri ile dönüşümlü olarak test ettim. Standart kablolara karşı nasıl değişimler yaptıklarını anlamaya çalıştım.

Üçüncü Bölüme Ulaşmak İçin Tıklayınız

Tags: