Bundan yıllar önce bir arkadaşımdan aldığım Stax SRM-T1 kulaklık amplifikatörü ile SR-Lambda Signature kulak hoparlörünü ilk dinlediğimde ne olduğuma şaşmıştım. Bu dönemi seneler önce yazdığım bir yazıyla sizlerle paylaşmaya çalışmıştım. Hayatım boyunca dinlediğim en güzel hifi sistemiydi sanırım. O kulaklığı dinlediğim ilk günden bugüne kadar onun kadar keyifli çalan bir kulaklık sistemi ve hatta hifi sistemi dinlemediğimi hep söylerim. Kulaklık dünyası zaten bambaşka bir dünya hele bir de o dünyanın en iyilerinden bir tanesini dinleyince insan ister istemez derinden etkileniyor. Aradan geçen yıllar içerisinde içimde her zaman bir korku vardı. Stax SRM-T1 ve SR-Lambda Signature sonsuza kadar benimle kalmayacaktı ve bir alternatif edinmek zorundaydım. Tabii ki işin kolayı var; siz söylemeden ben söyleyeyim; yeni bir Stax ampli artı kulak hoparlörü kombinasyonu satın almak.
Bu hiç kolay değil hele ki hifi dünyasına benim gibi küçük bütçeler ayırabilen bir insan için. Durum böyle olunca bende kendi bütçem çerçevesinde pazarın en iyi kulaklık seçeneklerini dinlemeye çalıştım. Ancak ne yalan söyleyeyim Stax kombinasyonunun yanına yaklaşanı bırakın yarısı kadar keyifli çalan bir şey bulamadım. Eh tabii ki bahsettiğim kulaklıklar hep bin kaç Dolar seviyesinde kulaklıklardı. Stax kombinasyonu bu tutarların çok daha üstünde.
Bu arayışlara devam ederken uykusuz geçen gecelerde en iyi arkadaşım oldu Stax SRM-T1 ve SR-Lambda Signature. Gecenin geç saatlerinde en dinlenmeyecek albümleri onunla dinledim. Hatta bazen sistemimi kapatıp sadece kulaklıkları daha doğrusu kulak hoparlörlerini dinlemeyi tercih ettim. Kulaklıkta detay, sahne, katman hifi dünyasına adına ne kadar güzellik ve istenen olay sayabiliyorsanız bu kombinasyonda vardı hatta daha fazlası.
Bu şekilde hayat mutlu mesut devam ederken bir gün Stax SR-009 kapımı çaldı. Yani günümüzün Stax referansı, kulaklık dünyasının referansların bir tanesi…
Bu yazıda sizlere Stax SR-009’dan bahsedeceğim ancak bu benim kalemimden okumaya alıştığınız tarzda bir yazı olmayacak. Bu kulaklığın incelemesini yazmaya inanın hiç gerek yok. Ben size şimdiden sonucu söyleyeyim, eğer yeterli bütçeniz var ise gidin SR-009 kulak hoparlörünü ve yine Stax’tan SR-009’a uyumlu şekilde üretilen vakum tüplü kulaklık amplifikatörünü satın alın. Eğer bendeki gibi eski bir amplifikatör alacaksanız General Electric’in 1960 sonralarında ürettiği 6FQ7/6CG7 tüpleri bulun. Eğer yeni nesil Stax pre-amplifikatörlerden alacaksanız bulabildiğiniz en özel NOS tüpleri denk getirmeye çalışın. Bunları yaptıktan sonra bütçenizin el verdiği en iyi kaynak cihaz veya cihazları bağlayın. Tüm bunları yaptığınızda hifi cennetine açılan kapıyı aralamış olacağınıza emin olabilirsiniz. Hayırlı uğurlu olsun :)
Ben bu yazımda formal bir inceleme yapmak yerine ülkemizde pek az şanslı insanın yapabileceği bir şeyi yapmayı planlıyorum. Geçmişin ve bugünün iki referansı karşılaştırıp, sizlere güzel fotoğraflar eşliğinde Stax dünyasından bilgiler vererek aradan geçen uzun senelerde Japon üreticinin iki referans kulaklık üzerinde nasıl bir gelişim yaptığını incelemek.
SRM-T1 ve SR-Lambda Signature gerçekten de bir dönemin referans kulaklık sistemiydi. SRM-T1 ilk kez 1987 yılında üretildi. Yani günümüzden 26 yıl önce. SR-Lambda Signature de 26 yaşında. O da ilk kez 1987 yılında üretilmiş. Uzun lafın kısası 26 sene önce üretilen bir referans kulaklık ile günümüzün referans kulaklığını yan yana göreceksiniz. Pek denk gelinmeyecek bir olay…
Stax SR-009 elime ulaşınca ilk kez bir Stax kutusu görmüş oldum. Kutuyu ilk gördüğümde biraz şaşırdığımı itiraf edeyim. Mağaza raflarında görmeye alıştığımız tarzda bir kutu tasarımı görünce bu garibime gitti doğrusu. Japon üreticiler söz konusu olunca illa ki egzotik bir dokunuş olması lazım. Kulaklığın kendisi zaten en egzotik ürünlerden bir tanesi kutusunu abartmaya ne gerek var dedim kendi kendime…
İlk kutuyu açınca hemen altından başka bir kutu çıktı. Stax beni şaşırtmamıştı. Paulownia ağacından yapılmış, çok güzel şekilde cilalanmış bir kutu ile karşılaştım. Neredeyse tüm Japon üreticiler bu ağacı kullanıyorlar. Daha önce incelediğim Koetsu Rosewood Signature ve Ikeda 9TT pikap iğnelerinde de bu ağaçtan yapılmış özel kutuları görmüştüm. Bu kutular içlerindeki değerli ürünleri fiziksel darbelerden korumanın yanında onları nemden de koruyorlar. Özellikle Japonya gibi ada ülkelerinde nem ciddi bir sorun. Paulownia ağacının nemden etkilenmeme özelliği sayesinde bu ağaçtan yapılmış kutular içlerindeki nadide ürünleri uzun seneler boyunca koruyabiliyor.
Kutunun içerisinden Stax SR-009 kulaklık hoparlörü çıktığında farklı tasarımı hemen dikkatimi çekiyor. Ancak 26 sene önceki modelde ayrıntılara verilen özen yerli yerinde duruyor yine. Stax SR-009 çok şık gözüküyor. Neredeyse bir mücevher gibi…
Aradan geçen seneler boyunca Stax tasarımcıları plastik tasarımdan alüminyuma doğru bir geçiş yapmışlar. Metal üretim teknikleri tabii ki çok geliştiği için özellikle hareketli parçalarda alüminyum kullanımı gayet doğal. İşin komik tarafı SR-Lambda Signature modelini gövdesi plastikten üretilmesine rağmen aradan geçen 20 küsür seneden beri en ufak bir bozulması yok. Yeni model herhalde sonsuza değin yaşar artık :) Kullanılan malzemenin kalitesi o günde birinci sınıfmış, bugünde farklı değil…
Stax kulaklıklar yapı itibarı bir çok kulaklıktan daha geniş olduğu için hemen her eksen üzerinde ayarlanabilmeleri kulak ergonomisi açısından önemli. Yeni SR-009 tam kulağınıza uygun şekle çok rahatlıkla getirilebiliyor.
İkinci Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız
Bir yorum ekleyin