Ege İpeklioğlu Stereo-Sinema sistemi

İzmir doğumluyum ve 5 senedir İstanbul’da yaşıyorum. Hi-fi ile ilk tanışmam daha çocuk yaşlardayken babamın JVC deck setini kurcalamam ve çoğu zaman bozmamla başlamıştı. Ne olduğunu anlamadığım onlarca düğme, kablo bana o kadar çekici geliyordu ki. Hala daha bileşenlerinin görüntüsü aklımdadır. Şimdilerde çok mahçubiyet hissediyorum o sisteme çok çektirdiğim için.

Pikapından, kaset çalarına, amfisine, equaliser’ına kadar herşeyi aklımdadır. Araya giren yıllar sonrası müzik merakım hiç kaybolmadı ama müzik sistemlerinden doğal olarak uzaklaştım. Ara dönemim sıkı bir rock-metal dinleyicisi olarak geçti ve sonra doğum günümde aldığım 2.1 pc hoparlörü uyuyan canavarı uyandırmış olacak ki bilinçaltım beni pc multimedia setlerine yöneltmeye başladı.

 

 

Creative Gigaworks, Logitech z5500 derken çocuk yaşlardan beri aldığım müzik eğitiminin de etkisi olacak ki bunların benim kulağımı doyurmayacağını farkettim. İstanbul’a gelişimi fırsat bilip bu işe Paradigm studio ve Onkyo ile bulaştım. Maalesef kulağım bir kaç ay tatmin olduktan sonra avr tabanlı bir sistemin stereo’da beni tatmin etmeyeceğine ”işin usülü takıntısı” da devreye girince karar verdim. Bunda Extreme-Audio’nun da kabahati büyüktür. :)

İlk gittiğimde dinlediğim sistemlerden sonra artık neyin kulağımı tatmin edeceği belliydi. Olabildiğince entegre ama aynı derecede birbirinden bağımsız her türlü kolaylığı sağlayan ve en iyi sesle birleştiren bir müzik-sinema sistemi oluşturmak için çok kafa yordum. Çok okudum, çok dinledim, çok araştırdım, çok öğrendim, çok güzel insanlarla tanıştım, gereksiz olanları da yok değildi.

 

2- Sistem bileşenlerinizi yazınız. Lütfen yaptığınız iyileştirmeleri, odanızda veya sisteminizde kullandığınız tweak’lerden bahsetmeyi unutmayın.

Bütün ekipmanlar şu şekilde:

Stereo:
Usher BE20 DMD
Pass x350.5
Pass x2.5
PS Audio Perfectwave DAC + Bridge
PS Audio Perfectwave Transport
Lookab Optirius
Sonoran Plateau Interconnect
Sonoran Plateau Hoparlör Kablosu
Furutech FT-SWS Rhodium Fiş ve TP-80 çoklu priz
Jriver Media Center 16
Apple iPad/eLyric uygulaması

Ekipmanlar

Sinema ekipmanları

Sinema ve digerleri:
Pioneer SC-LX83
Be-616 DMD Center
Be-718 Surround
Acer H7531D 1080p Projeksiyon
266 x 149 Fixed Frame Perde
Monster HTS5100 Signature
WDTV Live
HTPC
PS3
X-box 360
Digiturk+
Pioneer BDP-430

Bağlantı noktaları ve Inakustik jumper'lar

3- Sisteminizi oluştururken nelere dikkat ettiniz, sisteminizi oluşturmanızın hikayesini okuyucularımıza biraz anlatın.

Sonuçta giden Paradigm Studio 100’lerin yerini Usher BE20 aldı ve ilk etapta Gryphon Diablo ile sürdüm. BE10’larla Diablo müthiş bir sinerji sunmuştu ve aynı etkiyi maalesef BE20’lerde gösteremedi. Kaynak olarak Ps Audio Perfectwave Dac ve Transport’unu aldım çünkü müthiş özellikler, harika bir ses ve yüksek bir kullanım kolaylığı sunuyordu ve kısa zaman içinde vazgeçilmez bileşenim oldu özellikle daha sonraları eklenen bridge modülü ile kusursuzluğa kavuştu. Bir süre Paradigm’ın surround hoparlörleri olan adp-590’ları da sinema sisteminde kullandıktan sonra subwoofer dahil bütün Paradigm’ları elden çıkarıp bütün takımı Usher yapmak üzere Be-718 DMD ve Be-616 DMD ekledim. Be-718’lerin tweeter’larını BE20’lere taktıktan sonra yeni bir hoparlörüm olmuştu. Center’ı ise hala bekliyorum maalesef. Bu arada sinema sisteminde kullandığım Onkyo 3007’de yerini Pioneer’ın D-class avr’si Lx-83’e bıraktı. Diablo gitti yerine Nelson Pass’ın x350.5 ve x2.5 pre-power kombinasyonu geldi ve BE20’leri kendine getirdi. Daha sonra gelen evin değişmesi de sisteme çok olumlu yansıdı. İstediği alana kavuşan Be20’ler şakımaya başladı. Hazır yeni eve geçmeyi fırsat bilip müzik için yapılan elektrik düzenlemesi(bağımsız elektrik hattı, toprak hattı, özel sigorta, fiş) yapıldı ve Furutech ürünler kullanıldı. Hoparlör ve ara kablolar Sonoran Plateau oldu. Sinema için projeksiyon ve perde eklendi, yeni topladığım pc ise kaynak görevini üstlendi ve sinema defteri subwoofer’a kadar kapanmış oldu.

Furutech TP-80 ve Rhodium fiş

4- Sisteminizde gelecekte nasıl değişiklikler planlıyorsunuz.

İleriye yönelik planlarım arasında herşeyden önce güç kablolarını gözden geçirmek var ama Optirius’lar özellikle toprak hattı da devreye girince o kadar güzel idare ediyorlar ki sürekli erteliyorum. BE20’lere kurşun doldurmak zaten şart. ve en kısa sürede halletmeye çalışacağım.
Sinemada ise modeli henüz belli olmamakla beraber JL subwoofer eklemek uzun vadeli bir planım. Ancak taşınmak ve güncel değişikliklerden sonra bünyeyi toparlamak için uzun bir zamana ihtiyaç var tabii. Hala eksikleri olduğu için sistemi gelişmekte olan bir sistem olarak görüyorum.

Jriver arayüzü

5- Ne tarz müzikler dinlemekten hoşlanırsınız, arşiviniz müzik türlerine göre nasıl bir dağılım gösteriyor. Arşivinizi hangi formatlarda topluyorsunuz.

Müzik arşivi olarak 50’ye yakın cd mevcut ama 24516 parçadan oluşan, tamamı flac formatında ve bunların 1000’e yakını 24-96 ve üstü olan ve toplam 777gb’yi bulan bir arşivim mevcut. Bütün albümler kapaklı halde Jriver programı ile kullanılıyor. Sıralamasında da tür-sanatçı-albüm olarak yaptım.

70kg'lik Pass x350.5. Taşırken ciddi problemler çıkarttı ama ağırlığı kadar sesi de var

6- Son olarak en sevdiğiniz 5 albümü okuyucularımızla paylaşmanızı rica edelim.

En sevdiğim 5 albüme gelirsek bu listede albümlere karşı olan duygusallığımın ön plana çıktığını söylemeden edemeyeceğim. Malum uzun yıllar rock-metalle geçti. Bu işe bulaştığımdan beri resimlerdeki Jriver programındaki türlerin hepsini dinliyorum. Liderlik biraz daha caza kaymış durumda. Listede elbette atladıklarım vardır ama en önemli olanların 4’ü listede ondan eminim.

1- Metallica – Black Album
Yeri benim için her zaman başkadır, muhtemelen gözümde her zaman en iyi albüm olarak kalacak.
2- Van Halen – 1984
Şimdi albümünü açsam en fazla 3 şarkı dinleyebilirim ama benim ilk kasetimdi. Herşey bu albümle başladı. Back to the Future’a da selam olsun.
3- Queen – Greatest Hits
Kuzenimin evinde elime geçen bu cd’yi o zamanlar kendi boyutlarımda olan Sony deck sistemine koyuvermiştim. Sonrasını hatırlamıyorum…
4- Mozart – Requiem
Cenazemde çalınması için vasiyetime yazacağım bunu. Her dinlediğimde tüylerimi ürpertir(hayranlıktan).
5- Norah Jones – Come away with me
Aklıma en çabuk gelen çok popülist bir cevap oldu ama bu kızın sesi ruhumu okşuyor. Her şekilde tartışmaya açık olduğunu kabul ediyorum ama bu dinlediğimde üzerimde yarattığı etkiyi göz ardı etmemi sağlamıyor.

Günbatımında BE-718

Gecenin geç saatlerinde sistemin görünümü