Aurum Cantus M103 ve V3M Bölüm I

Aurum Cantus ikilisi; solda M-103 sağda ise V3M

Altın Ses

Pazar payı azaldıkça, piyasa daraldıkça üreticilerin sesten ziyade, ilgi çekici sıra dışı tasarımlara yönelmesi son Münih fuarında bir kez daha göz önüne cıktı.

Kabul etmek gerekir ki, gelişmiş yazılım ve teknik materyallerle artık pek çok firma akustik problemleri halletti. DIY sayfalarında bile inanılmaz dizaynlar ve üretimlere rastlamak mümkün. Üreticiler için tek alternatif kaldı. O da elektronik tasarımları, kozmetik başarısı ön planda üstün endüstriyel yapılarla piyasaya sunmak..

Açıkça görülmektedir ki, firmalar tam anlamı ile kaos içerisindeler. Kozmetik tasarımlar rekabet içerisindeyken karşılarına bir de başta Çin olmak üzere Uzak Doğu ve giderek gelişen endüstrisi ile Hindistan rekabeti çıkmıştır. Batılı üretici bu sebepten giriş seviyesi ve orta sınıf üretimden vazgeçmeye veya bu üretimlerini Uzak Doğuya kaydırarak ayakta kalmaya çalışmaktadırlar.

Bilinmektedir ki, sürücü teknolojileri, filtre elemanları, kutu yapımında kullanılan ahşap bazlı veya petrol kökenli materyaller, iç kablolama malzemeleri, akustik iç malzemeler son dönemlerde ciddi anlamda gelişmeler göstermiştir.

Buna rağmen panel tip hoparlörleri hariç tutarsak temel kutu dizaynlarında çok da büyük gelişmeler yaşanmamıştır. Her ne kadar tamamen dizayn fikri ile gelişen tasarımlar farklılıklar varmış gibi bir izlenim yaratıyorsa da, gerçek ses düşkünleri bu tarz oluşumlara çoğu kez pirim vermemiştir.

M103'ün mid/bas ünitesine bir bakış

Son Münih Fuarında bu tasarımların sıra dışı örnekleri boy göstermiştir. Taş kabinler, poliüretan bazlı hoparlörler, ham maddesinin sır (!) olduğu iddia edilen plastik bazlı hoparlörler veya bir köprü inşa edercesine profillerle oluşmuş çatıların üzerinde yükselen alüminyum veya çelik blokların CNC’de işlenmesi veya dökümü ile elde edilen gövdeler üzerine kurulan tasarımlar beğeniye sunulmuştur.

Aslında şöyle geriye çekilip baktığımızda görülecektir ki, bunlar aslında üreticilerin çırpınışlarından başka bir şey değil.

Ne yapılırsa yapılsın yeni teknoloji bugün hala 50’li yılların cihazlarını yeni komponentler ile geliştirerek evinde kullananların sayısını hiç azaltmamış, hatta artırmıştır..

Bütün bunların yanında kalın çizgilere sahip, meyve sandığı tipli Lowther dizaynları, Harbeth’in çirkin sayılabilecek kutuları, fiyatının ve kalitesinin yanında adeta çeyiz sandığını andıran tarzıyla ATC, son derece sade kutu anlayışı ile Kudos, Spendor, Cabasse ve daha pek çok firma bütün bu çırpınışların yanında sadelik ve gerçek sese yönelik anlayışları ile başarılı satış grafikleri yakalamaktadır.

Batının üretiminin nerede ise yarısından fazlasını kendi ülkesinde üreten Çin, bunun yanında kendi markalarını mükemmele yakın üreterek dünya piyasalarında fırtınalar yaratmaya devam etmektedir

Çin, önce kalitesi çok yüksek olmayan sürücü imalatı ile ufak tefek cihazlara sürücü üretirken, giderek gelişen tasarımcıları, büyük yatırımlarla kurdukları ARGE laboratuvarları ile ve hatta know- how ithal ederek batılı pek çok ünlü hoparlör firmasına sürücü temin etmeye başlamışlardır.

M-103'ler dinletiye hazırlanırken

Çin’in dayanılmaz fiyat ve giderek gelişen kalite rekabetine dayanamayan batının, burnundan kıl aldırmayan firmaları da Çin e göç etmeye başlamışlardır . Bunun son örneği “Avrupayı asla terk etmez” denen Timpani (Vifa-Scan Speak-Peerles) grubu olmuştur.

Kabul etmek gerekir ki, Uzak Doğu’da ilk devrimi Tayvan’lı Usher yapmıştır. Scan Speak taklidi sürücüler, Sonus Faber esintili kutular ve D’Appolito’yu getirerek teknolojik alt yapı oluşturma düşünceleri Usher adını yaratmış, yüksek performans ve yüksek kaliteyi uygun fiyatta oluşturarak Hi End piyasasına ilk darbeyi vurmuştur.

Uzak doğuda Swan Audio (Hi-Vi) ile birlikte önemli 2 Çin firmasından biri de Aurum Cantus’dur. Ana firma adı Jinlang olan firma Aurum Cantus adı ile pazarlanan sürücü ve hoparlörler ile başarısını tüm dünyada ispat etmiştir. Latince “Altın Ses” anlamına gelen Aurum Cantus, Audio piyasasında öncelikle sürücüleri ve bilhassa ribbon tiz sürücüler ile isim yapmıştır. Bu değerli sürücüler, DIY piyasasında da tercih edilmektedir. 1994 yılından beri giderek gelişen ve büyüyen Aurum Cantus, sürücü teknolojisini Milano kökenli İtalyan ses tasarımcıları ile yapmaktadır. Bir hoparlör firması için uzun sayılmayacak 16 yıllık bir geçmişe rağmen üstün sürücü ve mükemmel hoparlör tasarımlarına imza atan Aurum Cantus şu anda dünyanın 26 ülkesine ihracat yapmaktadır.

İkinci Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız