McIntosh MA5200 Bölüm 2

Amplifikatör oldukça geniş bir yapıya sahip. 55cm civarındaki genişliğinin büyük bir bölümü soğutuculara ayrılmış. Bu soğutucular amplinin çıkış katının ısısını dışarı atması ve sağlıklı çalışması için gerekli. McIntosh tasarımcıları bu soğutucular üzerinde de belli ki kafa yormuşlar. Oldukça şık gözüküyorlar ve alüminyum bloklar çok temiz şekilde işlenmiş. Yaralamayı önlemek amacı ile soğutucu blokların uçları yuvarlanmış. Amplinin üst kısmında ise amplinin özellikleri ve firma logosuna yer verilmiş. 55cm’lik genişlik pek az sayılmaz ve standart raf sistemlerinden biraz daha geniş olduğunu söylemek lazım. Bana sorarsanız böylesine bir ampli güzel bir standı hak ediyor. Benim kullandığım Finite Elemente Pagode’a sorunsuz şekilde yerleşti McIntosh MA5200.

McIntosh MA5200 üzerinde özel bir DAC katı olduğunu söylemiştim. Bu DAC optik girişinde 16Bit, 24Bit – 32kHz ila 96kHz, koaksiyel girişinde 16Bit, 24Bit – 32kHz ila 96kHz, USB girişinde ise 16Bit, 24Bit, 32Bit – 32kHz ila 192kHz çözünürlüğü destekliyor. Bilgisayar bağlantısı için gerekli driver seti firmanın web sitesinden indirildikten sonra gayet kolay şekilde kuruluyor. Firma bu yazılım için bile McIntosh logosuna sahip özel bir arayüz yazmış. DAC katı son derece başarılı şekilde iş görüyor. Benim gibi giriş veya orta seviyelerde CD çalarları olan okuyucularımız sanırım DAC ile çok mutlu mesut yaşayacaklardır. Ancak işin ilginç tarafı USB girişi de son derece başarılı bir tablo çizdi. Eğer çok özel bir DAC kullanmak istemiyorsanız iyi haber vereyim masraftan kurtuldunuz, tek yapacağınız şey güzel bir USB kablo kullanarak bağlantılarınızı yapmak ve bilgisayarınızdan müziğinizi dinlemek.

Artık dinleme notlarına geçelim isterseniz. McIntosh MA5200’ı Verdier Triode Spirit 2A3 amplimin yerine yerleştirdim. Sistemimdeki diğer cihazları pre-amplifikatörümden çıkartarak ise MA5200 bağladım. Pikabımı Ortofon step-up transformatör kullanarak MA5200’ün pikap katına bağladım.

İlk denemelerime CD çaları kullanarak başlıyorum. Sistemimdeki standart kablolar ile CD çalarımı MA5200’ün analog girişine bağladım. Arkasından Transparent Cable High Performance Toslink kablo kullanarak optik ve Transparent Cable High Performance 75- Ohm kablo kullanarak MA5200’ün DAC’ının performansına bir bakış atmaya çalıştım. Koaksiyel bağlantı hem detay hemde sahne açısından daha keyifli sonuçlar verince denemelerime koaksiyel girişi kullanarak devam ettim.

Keith Jarrett ile yakın zamanda kaybettiğimiz Charlie Haden ikilisinin Jasmine albümüne bir bakış atalım. Albüm Jarrett’ın evinde kaydedilmiş. Yazılan çizilenlere göre müzik son derece spontan şekilde gelişmiş. Zaten bir çok melodi tanıdık gibi görünse de, ilk kulak kabartma sırasında hemen anlaşılamıyor. İki usta müzisyen düşük tempolu şarkılarda, gözümüze sokmadan bazen birlikte bazen de tek başlarına çok ilgi çekici bölümler seslendiriyorlar. Birliktelik mükemmel, şarkılardaki yorumlar ilgi çekici. Özellikle “Body and Soul” ve albümün açılış parçası “For All We Know”u dikkatle dinleyince bu yazdıklarıma katılacaksınız. Keith Jarrett’ın standartları seslendirdiği albümlerdeki ortak huzur duygusu bu albümde fazlası ile var. 1970′lerdeki Keith Jarrett ile bugünkü Jarrett arasındaki (özellikle havada uçuşan nota sayısındaki) değişime merakla tanıklık eden müzik meraklıları Jasmine’e de bayılacaklardır.

Şu sıralar kullandığım JBL 4425 monitör ile McIntosh MA5200 muhteşem anlaşıyorlar. İki Amerikalı cihaz ile piyano tonlarını hiç beklemediğim kadar keyifli  buluyorum. Aslına bakarsanız bazı ön yargılarım vardı dinlemeye başlamadan önce ancak sonuç şaşırtıcı. Albümün açılış parçası “For All We Know” sakin yapılı bir şarkı, Jarreth’ın piyanosundan akan notlar arka bölümde Haden’in basından uçuşan notlar ile destekleniyor. Bas çözünürlüğü acayip bir seviyede. Düşük ses seviyesinde bile tat harika. Piyano detayı özellikle tekil vuruşlar kaydında başarısı ile odayı dolduruyor. Sahne geniş, iki enstrümandan yayılan sesler odayı doldurmuş durumda. Şarkının orta bölümünde Haden bas solosunda büyük bir keyif alıyorum. ECM’den yayınlanan albüm her meraklının yüzünü güldürecek kadar başarılı aynı şekilde McIntosh MA5200’de!

David Russell – The Grandeur of The Baroque albümüne bir bakış atalım. Albümün hem CD’si hemde 24Bit FLAC’ını McIntosh MA5200 üzerindeki DAC’ı kullanarak dinleyeceğim. David Russell 1995 yılından beri Russell Telarc International ile anlaşmalı ve albümleri bu plak şirketinden yayınlanıyor. Diskografisinde Paraguaylı gitarist ve besteci Agustín Barrios Mangoré, İspanyol besteci Moreno Torroba, tabii ki her gitarist gibi solo gitar için üç Rodrigo bestesi (Concierto de Aranjuez, Fantasía para un Gentilhombre and Concierto para una Fiesta) bulunuyor. Ayrıca barok döneme özel bir ilgisi var ve bu albümde olduğu gibi Bach, Handel gibi bestecilerin önemli eserlerini icra ediyor. Albüm yayınlandığı dönemde oldukça olumlu tepkiler almış. Hem David Russell’ın performansı, hem Matthias Dammann gitarlarının tonu hemde kaydın başarısı ve olumlu tepkilerin en önemli sebepleri. Albümün acayip bir sahnesi var ve detay seviyesi birinci sınıf. Hem test albümü olarak kullanıp hemde keyifle dinleyeceğiniz bir albüm olmuş.

Albümün sahnesi gerçekten çok geniş ve gitardan gelen notalar odamı kaplıyor. Bildiğiniz gibi Amerikalıların üst sınıf cihazlarının kaslı olduğu ve sert bir sesleri olduğu konusunda çok yazılır çizilir. İlk hafta özellikle daha sakin kayıtlar ve ton karakteristiğine sahip albümleri tercih etmeye çalışıyorum. McIntosh’un kendisine özgü bir imzası olduğu muhakkak. McIntosh MA5200’ü sistemime dahil ettiğim ilk dakikadan itibaren bir dinamizm dikkatimi çekiyor. Sertlik ise yok, albümlerin kayıtları nasılsa size sunum o paralelde ilerliyor. Sahneye, katmanlara edilecek tek bir kötü söz yok. “The Grandeur of The Baroque” son derece sakin bir albüm. Kayıt muhteşem ve gitardan gelen her ses odayı dolduruyor. Gitar tonu gayet keyifli.

İlerleyen günlerde büyük orkestra müziğine odaklanıyorum. Bu noktada MA5200 en karmaşık pasajlara bile öylesine girip çıkıyor ki, amplinin çıkışının 100W olduğu konusunda ciddi bir şüpheye kapılıyorsunuz. En ufak bir dağılma, distorsiyon veya karmaşa duymak mümkün değil. Elimde yaklaşık bu güce yakın kendime ait bir solid-state amplifikatörüm olmasına rağmen, performans açısından McIntosh MA5200’ün yanına bile yaklaşması mümkün olmadı denemelerim boyunca.

Üçüncü Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız