Thorens TD-309

Thorens TD-309 pikap sonunda Stereo Mecmuası karargahına geldi. Daha yazıya girişmeden hemen söyleyeyim ben bu tasarımın çok büyük fanatiğiyim. Hifi dünyasında farklı tasarımlara çok fazla rastlamıyoruz ve birbirinin aynı cihazlar ile ruhumuz sıkılıyor bazen. TD-309’un harika tasarımı ve kırmızı lake cilalı şık görüntüsü ambalajını açar açmaz beni çok derinden etkiledi. Asıl önemli olan sıradanlığın çok dışında bir tasarım olması. Tüm bunları daha önce forumlarımızda da yazmıştım, yani takipçilerimiz fikrimi zaten biliyorlar. Çok zor olsa da bu yazıda tasarımı bir kenara bırakıp ses performansından bahsetmeye çalışacağım.

Pikabın tasarımı her ne kadar çok sıradışı olsa da, bir yandan da son derece sade. Pikabın üzerinde sağ tarafta modeli sol tarafta ise devir seçimi ve kapatma işlemi ile alakalı yazılar var. Bu yazılar gümüş rengi ve kabartmalı şekilde tasarlanmış. Gelde özene şapka çıkartma. Pikabın hemen sol tarafta devir seçim yazısının bulunduğu yerin altında ilgili düğme var. Tasarım bilindik Thorens tasarımı şeklinde ama bu kez pikabın tasarıma ayak uydurması için aşağıya alınmış. Eskiden beri bu düğmeyi gövdelerin üzerinde görüyoruz. Pikabın arkasında ise adaptör girişi kolun sağ sol çıkışları ve topraklama konektörü var.  Artık pikabı kuralım…

İlk öncelikle yapmamız gereken iş pikabın altında ayaklarında bulunan taşıma vidalarını çıkartmak. Bu vidaları hemen düzgün bir yere koymanızı tavsiye ederim. Bu sayede taşıma durumda veya pikabın yerini değiştirirken hemen yerlerine takabilirsiniz. Bu vidalar birazcık uzun tornavidanızı bayağı çevirmeniz gerekecek. Panik yapmayın. 3 ayak altında bulunan vidaları söktüğünüz zaman pikabımız ön kuruluma hazır hale geliyor.

Kurulum son derece basit ilk yapmanız gereken şey kutu içerisinden çıkan kayışı motor bloğu ile alt tablaya takmak. Bunun hemen ardından küçük siyah bir parçayı ve ardından cam platoyu yerine takıyoruz. Cam platonun mat yüzü aşağıya gelecek. Bunun üzerine eğer arzu ediyorsanız yine kutu içeriğinde bulunan keçeyi koyuyoruz. Ben denemelerimde hem keçeli hemde keçesiz kullandım pikabı. Açıkçası plaklarınızı cam yüzey yerine keçeye koyduğunuz zaman daha stabil bir baskı elde ettiğiniz gibi, seste daha keyifli hale geliyor. Farklı mat’lar denemenin önü de açık ama keçe gayet keyifli sonuçlar elde etmemi sağladı. Denemelerime keçe ile devam ettim. Artık pikabımızı kurduk sayılır. Şimdi ağırlık parçasını yerine eklememiz gerekiyor. Bu parçayı resimlerde görüldüğü gibi sol ön bölüme koyuyoruz. Arkasından Thorens TD-309 pikabın kutu içeriğinde bulunan su terazisini kullanarak pikabımızın seviyesine bakıyoruz. Eğer sıkıntı var ise elimize bir allen anahtar alıp pikabın şasinin üç tarafında bulunan vidalarla oynayarak dengeyi sağlıyoruz.

Bu noktada Thorens tasarımcıları bu işleri çok kolaylaştırmışlar. Pikabın denge ayarı son derece basit şekilde yapılıyor. Eski ama bayağı eski Thorens pikapları kullananlar var ise, bu ayarın ne kadar zorlu bir süreç olduğunu hatırlayacaklardır. Ancak TD-309 bu iş çocuk oyuncağı. Bir vida sağa öbürü sola derken dakikalar içerisinde dengeleme yapılmış oluyor. Hatta bununla uğraşmayayım derseniz küçük bir ipucu vereyim. Sol ön tarafa konulan ağırlığın yeri ile oynarsanız allen anahtarı ile uğraşmanıza bile gerek kalmayabilir. Çoğu zaman milimetrik bir hareket terazileme işini çözebiliyor.

Pikap ile alakalı hoşuma giden bir ayrıntı kayışı taktığımız zaman eğer bir bolluk vesaire varsa bunu yine bir allen anahtarı kullanarak ayarlayabilmeniz. Şimdi önemli nokta şu; bu ayarı yaptıktan sonra devirde hassas ayar yapabilme şansınız da var. Pikabın ön tarafında birer vida sayesinde devire hassas şekilde müdahale etmek mümkün. Burada en önemli konu iyi bir stroboskoba sahip olmak. Ancak şunu söylemeliyim ki, bu ayarlara standart bir pikap kullanıcısı neredeyse ömrü boyunca hiçbir zaman ihtiyaç duymaz. Ancak bu ayarın pikap üzerinde olması çok güzel bir şey ve benim gibi biraz daha fazla meraklı ve “deli” olanlar devri düşük kaydedilmiş plakları devir ile oynayarak olması gereken hızlara yakın halde dinleyebilirler. Dediğim gibi deli işi ama elde bu imkanın olması çok güzel. Bu arada motor anladığım kadarı tüm gövdeden ayrı şekilde titreşim önleme sistemine sahip. Süspansiyon içinde süspansiyon; ilginç!

Pikabın çok hoşuma giden bir diğer tarafı kolun rahatlıkla yükseltilebilmesi. Bunun pikabın altındaki vidaya müdahale ederek yapabilmek mümkün. Tek ihtiyacınız basit bir anahtar. Bir yapı marketten 1TL’ye satın alabilirsiniz. Ancak dikkat edilecek bir konu var. Thorens tasarımcıları gövdenin üzerindeki harika lake kaplamayı pikabın altında da devam ettirmişler. Sök tak yaparken dokuya zarar vermemek için ortası delik bir parça kauçuk veya kadife kumaşı buraya yani vidanın hemen üzerine ekleyebilirsiniz. Böylelikle gönül rahatlığı ile işlem yapabilirsiniz. Zaten kol konusuna birazdan daha ayrıntılı şekilde ele alacağım. Kol ayarlarımızı yaptıktan sonra tüm ayarlar sürecini tamamlamış oluyoruz. Artık kutu içeriğindeki minik adaptörü elektriğe bağlayıp pikabımızı kullanmaya başlayabiliriz. Tüm bu süreçler pikabın kutu içeriğine dahil edilmiş tamamen Türkçe kılavuzda adım adım anlatılmış durumda. Sigma Ses ürünlerinde alışageldiğimiz bir durum ve tüm sektöre örnek gösterilmesi gereken bir yaklaşım bu.

Gelelim kola. Yazılarımı takip edenler pikap kollarına özel bir ilgim olduğunu biliyorlardır. Thorens tasarımcıları TD-309 üzerinde kendi tasarladıkları TP-92 kolu eklemişler. Bu kol son derece becerikli bir kol. Pikabı satın aldığınıza üzerindeki AT-95B iğnenin tüm ayarları yapılmış halde geliyor. Sizin tek yapmanız gereken arka ağırlığı yerine takmak ve yine kutu içeriğindeki teraziyi kullanarak hassas ayarınızı yapmak. Eğer arzu ederseniz yine kutu içeriğine eklenmiş arc (yarım ay şeklinde) protractoru kullanarak ayarlarınızı kontrol edebilirsiniz.

TP-92 basit bir kol gibi gözükse de bayağı meraklı işi bir kol olmuş. Kol aslında özel bir tüp üzerine kurulmuş. Bu tüp kolun ana yapısına bağlanıyor. Ancak bu bağlantı ilginç bir yapıda yapılmış. Tüp bir pivot yapının içerisinden çıkıp arka ağırlığın takıldığı şekilde uzatılmadan sonlandırılmış. Ağırlık ayar mekanizması ise gövdeye bağlı şekilde daha altta konumlandırılmış. Bu bazı kollarda gördüğümüz egzantrik yapının farklı bir tarzda uygulanması. Bunun en önemli avantajı tüp bölümünün daha rahat hareket etmesini sağlarken aşağıya doğru seviyelendirilen ağırlığın etkisinin tüp üzerinde azaltılması/sıfırlanması sağlanıyor. Bu ağırlık baskısı tüp yerine rijit ana kol gövdesine aktarılıyor. Burada hizalama dolayısıyla yer çekimi (aslında basit şekilde kaldıraç mekanizması) devreye giriyor ve daha az ağırlık kullanarak daha hafif bir kol elde edebiliyorsunuz. Tabii bu konunun daha fazla teknik ayrıntısına inmek mümkün ve her tasarım gibi bazı avantaj ve dezavantajlara sahip olduğunu bilmek gerekli. Asıl şaşırtıcı olan bu pikabın üzerine böylesine ince düşünülmüş bir kolun eklenmiş olması.

İkinci Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız

Tags: