Bu kadar fazla özelliği olan bir cihazı test edebilmek çok kolay değildir. Her özellik üzerinde kısaca dursak bile oldukça uzun bir yazı olacağından belirli başlıklar altında görüşlerimi paylaşmak isterim. İlk olarak ön panelde bulunan kulaklık çıkışından başlayalım. Standart kulaklıkları gayet iyi şekilde sürebildiği gibi sürmek konusunda orta zorluğa sahip kulaklıkları da başarılı şekilde sürebiliyor. Ayrı bir ses kontrolü olması son zamanlarda şahsen aradığım bir ek özellik. Ön paneldeki diğer özellik ise USB girişi. Bu girişten telefonunuzu bağlayarak müzik dosyalarınızı çalabilirsiniz. Bluetooth bağlantısı varken neden kablo ile uğraşayım dediğinizi duyar gibiyim, bu girişi kullanırsanız eş zamanlı olarak telefonunuzun şarj edilmesi önemli bir özellik. El altında bulunmasına ben şahsen hayır demem! Bağlantı gayet sorunsuz şekilde çalışıyor.
Cihazın klasik radyo performansı FM bandı için eğer anten kullanırsanız gayet sorunsuz. Tabii oturduğunuz şehir, semt bu konuda önemli. Ben radyo dalgalarını almak konusunda sorunsuz bir muhitte yaşıyorum. Ses kalitesi tabii ki internet radyoları ile kıyaslanabilir durumda değil maalesef. Ancak evde benim eşim gibi klasik radyo dinleyicileri varsa kesinlikle tatmin edici bir deneyim sunuyor. İnternet radyosuna gelince ben kendi sevdiğim kanalları hızlı şekilde ayarlayıp dinlemeye başladım. Evde düzgün bir internet bağlantısı olunca yüksek çözünürlükte yayın yapan kanallar bile sorun olmadan gayet akıcı şekilde çalışıyor. Bunlara ek olarak Spotify Connect Music büyük bir kullanım kolaylığı sağlıyor. Ses kalitesi de bonus tabii ki…
Bluetooth bağlantısı hep yazıp çizdiğimiz gibi günümüzün vazgeçilmez özelliği. Bağlantı menzili benim şimdiye kadar denediğim tüm cihazlarda en uzunu idi. Bağlantı kopması, sinyal düşüklüğü gibi herhangi bir sorun yaşamadığım gibi ilgi çekici şekilde ses kalitesi de beklentilerimin oldukça üzerindeydi. Özellikle vokal ağırlıklı müziklerde fark ettiğim orta frekanslardaki akışkanlık ve tonların sıcaklığı, dinlediğiniz hemen her tarz müzikte dikkat çekiyor. Marantz tasarımcıları cihazın nihai ses kalitesinde, 5-6 sene önceki cihazlara göre kesinlikle daha müzikal bir şekil vermişler Marantz NA6005’e.
Denemelerim sırasında duyduklarım beni şaşırtınca kendi müzik dosyalarım ile yaptığım testler konusuna iyice odaklandım. Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse belirli bir seviyenin üzerinde cihazlar kullanan meraklıların, Marantz gibi büyük kitlelere ulaşan cihazları duyduklarında burun kıvırdığını söylersek yanlış olmaz. Nedenini tartıştığınızda söyle soğuk çalıyor, böyle detaysız gibi argümanlar duyarsınız. Ancak kendi kulaklarınızla Marantz NA6005 dinlemeye başladığınızda işlerin hiçte öyle olmadığını duyuyorsunuz. Öncelikle “NA6005” detay seviyesi noktasında beklenmedik şekilde başarılı. Hemen her müzik tarzında bu durumu fark ettim. Klasik müzikten daha uçlardaki türlere kadar. İkinci dikkatimi çeken husus, tasarımcılar orta frekanslara özel önem göstermişler ve hiç beklenmedik bir ton ile karşılaşıyorsunuz. Piyano müziğinde ve özellikle de vokal ağırlıklı müziklerde, giriş seviyesi bir cihazdan beklediğinizden çok daha fazlasını duyuyorsunuz. Tonlar kesinlikle etkileyici.
Daha yüksek çözünürlüklü dosyalarda detay seviyesi noktasında büyük bir artış yaşanıyor beklendiği üzere. Alt frekanslar Marantz cihazlarda görmeye alıştığımız şekilde başarılı. Ancak dozaj kesinlikle çok iyi tutturulmuş. Ön plana çok çıkmadığı gibi orta frekansları da perdelemiyor. Üst frekanslarda da aynı formül kullanılmış. Ben kendi zevkim açısından biraz daha baskın üst frekans seviyorum. Müziğin dinamizmine olumlu katkıda bulunduğunu düşünüyorum. Bir tık fazlasına hayır demezdim doğrusu. Eğer elinizde eski bir CD çalar, DVD player hatta oyun konsolu varsa dijital girişi kullanarak Marantz NA6005 içerisindeki DAC’tan faydalanma konusu da çok önemli. Böylelikle eski cihazlara modern bir dokunuşla biraz daha kullanım ömrü kazandırabilmek bence önemli bir konu.
Marantz NA6005 Network Audio Player benim oldukça hoşuma giden bir cihaz oldu. Öncelikle tasarımı çok beğendim. Bana kalırsa bu sade tasarım çok güzel. Günümüzde streamer cihazlarında büyük renkli ekranlar, o ekranda gösterilen albüm kapakları gibi bir sürü ek özellik var. Marantz tasarımcıları bunlara yer vermemiş. Açıkçası iyi de yapmışlar. 3 metre uzağımda küçücük ekranda gördüğüm albüm kapağının bana bir faydası zaten yok. Kullanım ve ayarların kolayca yapılabilmesi ve anlaşılır olması ise büyük bir artı puan. Ancak iş ses kalitesine geldiğinde giriş seviyesi bir streamer’a göre keyifli bir tablo ortaya çıkıyor. Fiyata gelecek olursak 2017 Kasım’ın son günü itibarı ile 865 Euro fiyat etiketine sahip olan cihaza havale indirimi ile 3.200TL’ye sahip olabilirsiniz. Bu fiyatın karşılığını ise kesinlikle verdiğini düşünüyorum…
Marantz NA6005 Network Audio Player
iPod / iPhone compatible USB (front) • analog Out 1 Ethernet port • Digital Inputs: Coaxial / Optical – / • Digital Outputs: Coaxial / Optical – / • Sample Rate digital In 192 kHz / 24-bit Marantz Remote Bus • Flasher In / IP control •D/A Conversion Multi-bit, Delta-Sigma DAC IC CS4398 Power Consumption in W 35 Standby Consumption in W 0.4 Detachable Power Cable • Maximum Dimensions (W x D x H) in inches 17.32 x 14.57 x 4.13 Weight in lbs. 13.23
Fiyat: 865 Euro 3,364.85TL (Kasım 2017 itibarı ile) online satın almak için tıklayın
Temsilci: Extreme Audio / www.extreme-audio.com
Bir yorum ekleyin