You can read the English version in 6Moons. To read please click here
Mike Valentine’dan Hızlı Bir Ampli Değerlendirmesi!
Toplanın size anlatacak enteresan bir hikayem var. Geleceğe gittim! Aslında gelecek bana geldi, hemde geçtiğimiz hafta, bir Devialet D-Premier entegre amplifikatör şeklinde.
Peki bu 32 mm yüksekliğinde, 400 mm2 banyo tartısına benzeyen kutunun özelliği ne? Aslında, analog/dijital hibridi bir teknoloji içeriyor. Düşük güçlü A sınıfı bir amplifikatör ve buna ek olarak D sınıfı yüksek güçlü iki amplifikatör içeriyor. Aslında Quad’ın 405 power amplifikatörlerini anımsattı, bunlarda iki farklı 2 ampli, Quad’ın “akım damping” adını verdikleri teknik için kullanılıyordu.
Pratikte, Devialet’in yaklaşımı güncel olmakla beraber gelecekten gibi. Örneğin, tüm girişler isimlendirillip özelleştirilebiliyor, amplifikatörün 160W mı 240W mı olacağına karar verebiliyorsunuz, hatta pikap katı girişin “moving coil” veya “moving magnet” mi olmasını istediğinizie karar verebiliyorsunuz. Tüm bunlar amplifikatörün arkasındaki bir okuyucuya yerleştirilen bir SD kart kullanarak yapılabiliyor. Cihazın üzerinde hangi girişin seçili olduğunu ve gain’i gösteren bir gösterge var. Amplifikatörün rafta duruşunu mu beğenmediniz? O zaman duvara asın ve gösterge otomatik olarak tersine dönüp odanın öbür ucundan görünür oluyor!
Uzaktan kumanda radyo dalgaları (RF) ile çalışıyor, böylece kumandayı cihaza doğrultmadan da kullanabilirsiniz. Faz değişimi, giriş seçimi ve ses seviyesini kumanda kontrol ediyor. Artık internet’ten alabildiğimiz yüksek çözünürlüklü müziğimizi direkt ampliye bağlanabilen data bağlantımızla dinleyebilmek harika olmaz mıydı dersiniz? Sorun değil!
Analog girişlerin yanı sıra koaksiyel, optik veya AES/EBU dijital girişlerde mevcut. Hatta sıradan Blu-Ray veya DVD oynatıcınızdan yüksek kaliteli stereo dinleyebilmeniz için HDMI giriş ve çıkışı bile var! Unutmayın kutunun yüksekliği sadece 32mm!
İngiltere’de Devialet’in fiyatı yaklaşık $18.000. Peki yaklaşık $100.000 değerindeki Soulution ekipmanlarıma kıyasla nasıldı dersiniz? Haksızlık olur dediniz?
Şimdiiii… AES/EBU çıkışını Soulution CD çalardan alıp Devialet’in dijital girişine bağladım. Böylece Soulution’u sadece CD transport olarak kullanıyordum. Nagra LB’mden direk olarak Devialet’in girişine bağlanabildim ve Venedik kayıtlarımı 24bit 192Khz olarak dinleyebildim. Peki ya ses?
Odadan çıkıp, tekrar gelip Soulution’mu Devialet’mi çalıyor kolayca ayırt edemiyordum!
Devialet’in inanılmaz derecede düşük bir çıkış empedansı var ve çıkış gücü yük empedansı 2ohm’a düştükçe katlanarak artıyor. Bunun da Marten Momento’larımın 8 wooferinin kontrol etmeye faydası olmuştur eminim. Ampli ile oynamak için sadece 1 hafta sonum vardı çünkü distribütör Pazartesi sabahı amplifikatörü geri istiyordu. Ancak dikkatlice dinledikten sonra keşfettiklerime yonumum Soulution’dan biraz daha iyi bas kontrolü olduğu ve alt-orta düzlemde Venedik kayıtlarında var olan biraz daha fazla sıcaklık duyulabildiğiydi. Ayrıca notalar susarken ortam sesi de biraz daha az duyuluyordu. Ancak dikkat edin ki bu farklar oldukça minimal seviyede.
Aslında bazı CD’ler Devialet’te daha iyi gibiydi, Bunun nedeni de sanırım Devialet’te biraz daha belirgin bir atılganlık ve “zıplama” faktörünün olması. Aslında fiyat farkını değerlendirecek olunca inanılmaz bir benzerlik. Devialet’in içinde yılların araştırma ve geliştirmesi var, ancak baş mühendisleri Pierre Calmel ve takımının cihaz üstünde harcadıkları zamana değmiş gibi!
Peki ekleyecek hiç negatif bir şey yok mu diye soracaksınız. Var aslında. İki minik nokta.
Birincisi kumandanın üstüne ses seviyesini gösteren bir gösterge iyi olurdu çünkü cihaz o kadar sessiz ki, kazara sesi yüksekte unuttuğunuzu düşünecek olursanız yeni bir set hoparlöre ve hatta pantolona ihtiyacınız olabilir!
İkinci olarak da WBT hoparlör bağlantıları. Cihaz çok küçük ve yerden yüksekliği oldukça az. Bağlantılar birbirine çok çok yakın, eğer büyük bir set ”spade” bağlantılı hoparlör kablosu kullanıyorsanız onları bağlamak epey sorun olabilir.
Son olarak, ünlü bilim kurgu yazarı Arthur C. Clarke’in sözleri aklıma geliyor; “Yeterince gelişmiş herhangi bir teknoloji sihirden ayırt edilemez!” Bu sözlerin içinden Devialet’i özetlemek için kullanacağım kelimede “sihir” dir!
Mike Valentine
Çeviri Adriano Pennetti
Devialet’ i geçen hafta ben de dinledim.
Dijital ortamda çok iyi idi.
Analog ortamda ise, kullanılan bileşkenler çok üstün olmasına rağmen Clearaudio, Mörsch, Lyra, ARC REF2.II) sesi biraz yadırgadım.
Öğrendiğime göre, cihaz analog sinyali önce 24/96 dijitale, sonra tekrar analoğa çeviriyormuş. Bundan mı acaba?
Devialet’in içerisindeki algortimalar biraz kafa karıştırıcı. Bu kadar elektronik bir yapı içerisinde analog a çevrim nasıl bir yol izliyor bende tam çözemedim ki, çözende pek yok. Sanırım bizim tarzımızda hardcore analog cular için çok tercih edilebilir bir cihaz olmadığı yönünde…
Peki sadece digital kaynaktan muzik dinliyorsak Devialet iyi bir çözümmüdür?
En iyi diyemem ancak en iyilerden bir tanesi rahatlıkla diyebiliriz.
Sormam zorunlu oldu:)
“En iyisi hangisi?”
Kolay cevabı yok ne yazık ki…