Chord Electronics, John Franks tarafından 1989 yılında kurulmuş bir firma. Türkiye’de çok geniş kitleler tarafından tanınmasa da, yurtdışında ilginç tasarıma sahip yüksek performanslı ürünleri ile ilgi çeken bir firma. Chord, yeni geliştirdiği Gem ürünü sayesinde çok yakın zamanda ülkemizde de oldukça tanınacak bir firma haline gelecek sanırım. Benim firma ile tanışmam, bundan seneler öncesinde bir hifi dergisine dayanıyor. O dönemde testteki diğer ürünlerden ayrılan tasarımı sayesinde ilgimi çeken firma ile ilgili biraz araştırma yapınca, tasarımların eski Mısır Uygarlığından esintiler taşıdığını anlamıştım. Bununda 1860’larda eski Mısır mimarisinden etkilenerek inşa edilmiş The Pumphouse isimli sular idaresi binası ile alakalı olduğunu öğrenmiştim. Bu binada şu an Chord firmasının üretimini yaptığı yer. Yan tarafta fotografları bulabilirsiniz. Dolayısıyla bu durum ve mimari ortam Chord tasarımları için ilginç bir etkileşim sağlamış. Nasıl ilginç değil mi? İsmini duyduğumuz ama tanımadığımız bir çok firmanın arkasında ilginç birer nokta bulabilmek mümkün.
Chord, daha çok üst düzey CD okuyucular, pre ve power amplifikatörleri ile tanınıyor. Muhtemelen minimal bir tasarım anlayışına sahip Choral serisini de biliyorsunuzdur. Choral serisi oldukça küçük boyutlara sahip çok şık cihazlardan oluşuyor. Firma son zamanlarda ürettiği bazı ürünlerle hifi piyasasında oldukça ilgi çekmeyi başardı. Bunların başında firmanın geliştirdiği DAC64 teknolojisini içeren Red Standard CD Player ve Red Reference CD Player ürünleri var. DAC64 firmanın uzun zamandır geliştirdiği bir dijital-analog çevirici. Bu başarılı tasarım firmanın neredeyse tüm ürün gamına eklenmiş. Harika tasarımlı Choral serisinin Blu transportu aynı teknolojinin kullanıldığı bir başka ürün.
Aynı teknolojinin ilginç bir başka üründe kullanılmış olması Chord markasının Stereo Mecmuası ile hikayesinin başlangıcını oluşturuyor. Bu ürünün adı QBD76. DAC64 teknolojisinin entegre edildiği, yüksek kaliteli bir kablosuz dijital ses işlemcisi ve alıcısı. Şu an Chord’un hifi dünyasındaki yükselen yeni akıma referans düzeydeki cevabı bu yepyeni cihaz. Bu ürün inanılmaz güzellikteki tasarımının yanı sıra bir sürü yenilikte içeriyor. Bunlardan en dikkat çekicisi, Bluetooth teknolojisini kullanan kablosuz bağlantı standardı olan A2DP yani Advanced Audio Distribution Profile ya da “İleri Seviyede Ses Yayma Profili” Bu konuya birazdan tekrar döneriz. QBD76, bu tarz yeni teknolojileri, DAC64 ile birleştirip, bunu hemen her tarz giriş ve çıkış, en önemli olarak da kullanım kolaylığı ile birleştirince pazarda oldukça dikkat çekici bir ürün olmayı kolaylıkla başarıyor. Bu ürün 3.000 Sterlin’lik fiyatı ile herkes için kolay ulaşılabilir değil ne yazık ki.
Chord Electronics tüm dünyaya güzel bir sürpriz yapıp, referans ürünü QBD76 ile edindiği bilgi birikimini ve geliştirdiği teknolojileri, çok daha ucuz bir ürüne entegre edip, meraklıların beğenisine sundu.
Değerli okuyucular, hemen her incelememizin öncesinde yazdığım gibi, Stereo Mecmuası’nın teknik ekibi de dahil olmak üzere, pikaplara ve plaklara gönül vermiş bir ekip. Pikaplara olan tutkumuz, bizleri yeni teknolojileri takip etmekten alıkoymuyor. Bende dahil, özellikle yaşı genç dostlarımız uzun zamandır bilgisayar teknolojisinin hifi ile yakınlaşmasını ilgi ile takip ediyoruz. Gelinen noktada cihazların sunduğu inanılmaz kullanım kolaylığı sadece yaşı genç olanların değil her yaştan meraklının bu yeni devrimle ilgilenmesini sağlıyor. Gelinen teknolojik noktada karmaşık ayarlamalar veya cihaz tanıtma gibi dertler neredeyse tamamen sona ermiş durumda, gerçek bir tak ve çalıştır deneyimi yaşıyoruz. Bir forumda sevgili dostumuz Sn. Altuğ Pekçelen’in (Satbaba) attığı bir başlık vardı, bilgisayar ile müzik fırtınası diye. Şu an hifi dünyasında yaşanan şey tamda bu, gerçek bir fırtına.
Bu fırtınanın içerisinde yeni piyasaya çıkmasına rağmen, kendisi ayrıca fiyat performans oranı ile ufak çaplı bir fırtına yaratmayı başarmış olan bir ürünün incelemesini birazdan okumaya başlayacaksınız. İncelememize başlamadan önce sizlere bu yazımız hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Yazımızı iki bölüm halinde sizlere sunmayı planladık, birinci bölümde Chord Gem’in içerdiği teknolojilere kısa bir bakış atan bir yazıyı hemen ardından ikinci bölümde ise ayrıntılı dinleti notlarını sizlere sunacağız.
Bölüm I Teknolojiye Bakış
Son yıllarda PC teknolojisi ile entegre edilmiş dijital müzik çalarlar ve dijital analog çeviriciler sıklıkla karşımıza çıkar oldular. Artık hifi dergilerinin sayfalarında, internet sitelerinde çok ciddi incelemeler ve testler okuyabiliyoruz. Bir süre öncesine kadar bazı kullanıcılar tarafından ciddiye alınmamış bu teknolojiler için şu an bir vaka haline geldiler diyebiliriz. Hemen her büyük hifi firması bu alanda yeni ürünler piyasaya sürüyor. Bunların bir kısmı yenilikçi fikirlere sahipken, bir diğer bölümü zaten herkesçe bilinen iyi fikirleri alıp üst kalite malzeme ve işçilik ile birleştirerek tüketicilere sunuyor. Bir çok tüketici bu yeni teknolojiler konusunda fikir sahibi değil ama yenilikleri de takip etmek gibi bir istek herkesin içinde var. Bu noktada çoğumuz için vazgeçilmez istekler var. Sanırım en önce gelen şey kullanım kolaylığıdır. Bakalım Chord bu konudaki dersini iyi çalışmış mı?
Chordette Gem ile ilgili teknik veriler basına düşmeye başlayınca, bir şey oldukça fazla ilgimi çekti, A2DP yani Advanced Audio Distribution Profile. Bu teknolojik terim hayatımıza Bluetooth 2.0 ile hayatımıza girdi
Benim asıl işim bilişim sektörü olduğundan beni direkt olarak ilgilendiren bir terim ama eminim ki, bir çoğunuz için oldukça yabancı bir terimdir. İşin çok teknik kısmına girmeden sizi birazcık aydınlatmaya çalışayım.
Bluetooth aslında çok yeni sayılabilecek bir teknoloji. 1990’lı yılların başından beri süren araştırmaların sonucunda Ericsson firması tarafından 1994 yılında piyasaya tanıtıldı. Bu teknoloji ismini, bazılarına göre Haraldr Blátönn (Harald Bluetooth) adlı kraldan almıştır. Bu güçlü kral tüm İskandinav devletlerini tekrar bir araya toplamayı başarmış önemli bir tarihsel karakterdir. Bazılarına göre İskandinavya’nın hristiyanlaştırılıp birleştirmesinden dolayı önemli bir lider, bazılarına göre ise eski Viking pagan geleneklerini yok etmiş sevilmeyen bir kraldır. Bu konuyu fazla uzatmasak iyi olacak galiba, bu şekilde devam edersek Stereo Mecmuası tarih eki çıkartmamız gerekecek:) Bu teknoloji adını nereden alırsa almış olsun, adını aldığı kralın tam aksine herkes tarafından oldukça seviliyor.
Bluetooth ilerleyen yıllarda hızlı bir şekilde gelişmeye devam etti. 1.0 versiyonun hemen akabinde 1.1, 1.2 ve en son çıkan 2.0 versiyonları ile oldukça kullanıcı dostu bir teknoloji standardı haline geliverdi. 2.0 versiyonu ile bir çok standart ile tanıştık. İşte A2DP yani Advanced Audio Distribution Profile bu yeni standartlardan bir tanesi. Bu teknolojinin amacı Bluetooth iletişim protokollerini kullanarak 2 kanal ses sinyali akışını sağlamak. Örneğin, arabanızdaki teyp ile portatif dijital müzik çalıcınız, cep telefonunuz ile kablosuz kulaklığınız arasındaki ses sinyallerini taşımak. Bu teknoloji uzun mesafeler arasında yapılması gerekmeyen tüm ses sinyali iletişimi rahatlıkla karşılamak amacı ile geliştirilmiş. Bluetooth dolayısıyla A2DP’nin hayatımıza getirdiği en büyük güzellik bence kullanım kolaylığı. Bugün istisnasız tüm işletim sistemleri bu teknolojiyi sorunsuz bir şekilde destekliyorlar. Linux, Windows ve MAC OS gibi çok bilindik ve bilgisayar üzerinde çalışanların yanında BlackBerry, Win Mobile, Motorola P2K, Symbian ve Palm OS gibi, cep telefonu ve cep bilgisayarında kullanılan işletim sistemlerini de A2DP uyumlu. Buna çok sayıda kulaklık, aksesuar da eklenebilir. Tüm bu birbirine uyumluluk kısa sürece A2DP’nin kullanım kolaylığının artmasını sağladı ve kısa bir zamanda oldukça popüler hale geldi.
Aklınıza Chord firması neden alışageldiğimiz Wireless Lan yerine Bluetooth kullanmış sorusu gelebilir ki benim geldi şahsen. Cevaplarını biraz teknolojilerin teknik yapısında aramaya çalıştım. Birinci sebep Chord’un cihazını mümkün olduğunca farklı ihtiyaçları karşılama isteğinden kaynaklanıyor olmalı. Bir çok benzer cihazın aksine Chord’u bir çok cep telefonu, müzik çalıcı ile birlikte rahatlıkla kullanabiliriz. Bu hem kullanım kolaylığı hemde çeşitliği sağlayan bir teknoloji. İkincisi sebep, Gem’in satış fiyatını geniş kitlelere hitap edecek bir seviyede tutmak olabilir. Bluetooth teknolojisi Wireless Lan’a göre daha ucuz bir teknoloji. Her ikisinin birbirlerine karşı avantaj ve dezavantajları olmasının yanında, her ikisi de ses sinyali aktarımını yüksek kalitede yapmak için gerekli altyapıya sahip. Zaten Chord bu noktada Finlandiya’lı bir Bluetooth geliştirici ile işbirliği yaparak, cihazın kablosuz alt yapısını elinden geldiğince sağlam tutmuş. İskandinav firmaları bu konuda gerçekten çok üst düzey teknolojiye sahipler. Bluetooth teknolojisinin bir diğer avantajı düşük enerji gereksimi ve az ısınması. Tüm bunlar bu denli küçük bir cihaz için önemli avantajlar haline gelebilir. Chord bu konuda ciddi bir ilki gerçekleştirmiş. Benim bildiğim kadarı ile bu teknoloji benzer bir kullanım şekli yok. Ama eminim ki, yakında oldukça sıklıkla kullanılmaya başlar.
Hakan Bey merhaba;
Yaptığınız inceleme, sitenizde okuduğum diğer tüm incelemeler arasında referans olarak gösterebileceğim detaylara sahip.Bu inceleme sizin ustalık eseriniz desem abartmış olmam.Diğer incelemelerde olduğu gibi boğucu albüm bilgileri,müzisyenlerin özel hayatlarına dair bilgiler,müzik grubuna kimin girdiği,ne zaman dağıldığı gibi alakasız bilgiler içermiyor.
En son incelemesini yaptığınız exposure ve leben güçlendiricilerin makalelerini okurken, sizin incelemeyi yaptığınız anda olduğunuz kadar heyecanlıydım.Ama bayıltan albüm detayları,müzisyenlerin özel hayatlarına dair verdiğiniz bunaltıcı bilgiler o kadar sıkıcı bir hale geldi ki,bütün hevesim kırıldı.
Hi-fi adına çok yararlı bir çaba içerisindesiniz.Hi-fi dünyasına çok katkıda bulundunuz.Ama yaptığınız incelemelerin bir şablonu olmalı.Exposure ve leben incelemelerinde bir sürü albüm bilgisi verildikten sonra -ki burada koca paragraflardan bahsediyoruz- sese dair sadece iki küçük cümle sarfedilmesi çok büyük bir eksiklik yaratıyor.Albümle ilgili bilgileri paylaşmak anlamsız demiyorum, elbette gerekli ve olması gereken bir detay.Lakin bir donanım inceliyorsanız,donanımdan ve donanımın sesinden çok dinlediğiniz albümlerin detayları daha fazla yer kaplıyorsa bazı şeyler eksik veya yanlış yapılıyor demektir.
Yaptığınız son iki incelemede ne lebenin ne de exposure güçlendiricinin a sınıfı mı,ab sınıfı bir güçlendirici mi olduğu detaylarda yer almıyor.Albüm bilgileri ile bezenmiş koca bir paragraftan sonra sahne çok başarılı diyorsunuz ama ben şunu merak ediyorum: ilgili cihazın sahnesi ön planda mı oluşuyor yoksa geri planda ama derin bir sahne mi yaratıyor.Ya da sahne duvardan duvara mı yoksa dar bir sahne mi?Okuyucuya dinlediğiniz sesle ilgili makro detayları vermiyorsunuz.Eminim diğer okuyucular da aynı şeyi düşünüyorlar.
Başka bir referans inceleme Reha Diri tarafından yapılmış.Weiss dijital-analog çevirici incelemesini defalarca büyük bir keyifle okudum.İlgili donanımın içinde kullanılan transistörlerin a sınıfı olduğu detayına bile yer verilmiş.Bu yüzden sağ alt kısımın ısındığını söylemiş.
Bir önceki lambalı güçlendiricisinin lamba testlerini yapan Hakan Cezayirli hassasiyetini görmek istiyoruz inceleme yazılarında.Bakın neler yazmışsınız KT 66 incelemesinde:
…teorik olarak EL34 ile benzer bir voltaj ve filaman degerlerine sahip oldugu icin kullaniminda hicbir risk tasimayan KT66 lambalar amplinize yepyeni bir boyut getirdigi icin kesinlikle denenmeli diye dusunuyorum. EL34 sicakligi buyuk olcude yitirilmesine ragmen bunun karsiliginda alinan dinamizm ovguye deger…..
Eleştirilerimi yapıcı olarak kabul etmeniz beni mutlu eder.
Bol müzikli günler dilerim.
Merhabalar Emrah Bey,
Yazınızdan notlarımı aldım. 2015 yılında bazı değişikler yapacağız yaz stilimizde. 2014 yılında bu stil ile devam etme kararı almıştık. 2015’te yine denemeler yapacağız.
Daha ayrıntılı bir cevap yazacağım şimdilik bu minik bir not olsun!
Sevgiler
Hassasiyetiniz ve ilginiz için teşekkür ederim.
Bol müzikli günler dilerim.