Devialet denince aklıma gelen şey, yenilikçi tasarımlar olmuştur hep. Daha önce incelediğimiz “200” ürününü hatırlarsanız gerçekten devrim niteliğinde bazı özellikleri kullanıcıya sunuyorlardı. Yakın zamanda Fransız firma Phantom hoparlör sistemini duyurduğunda hemen herkes gibi bende alışılageldik tasarımların dışına çıkacaklarını tahmin ediyordum ve Devialet mühendisleri bizi şaşırtmayarak “ilginç” bir ürünü önümüze koydular Phantom ortaya çıkar çıkmaz, gerek meraklılardan gerekse de yayıncılardan çok olumlu yorumlar aldı. İşin şaşırtıcı tarafı, hifi basınının yanında, Wired, Engadget gibi hifi dünyasından ziyade teknoloji dünyasına yönelik yayınlarda bol bol yer aldı. Ürünün fotoğraflarına bakınca bunun bir sürpriz olmadığını söyleyebilirim. Bir çok yayın ise Phantom’u dünyanın en iyi kablosuz ses istemi olarak ilan etti. Stereo Mecmuası olarak böyle iddialı işler tabii ki bizim tarzımız değil ancak Phantom’u bende merak ediyordum ve bu vesile ile izlenimlerimi sizlerle paylaşmaya çalışacağım.
Daha önce hiç görmediğimiz tasarımları cesurca meraklılara sunan Fransız firmanın ürünleri sanki bilim kurgu filmlerinden fırlamış gibi. Valve firmasının son yıllarda büyük ilgi çeken “Portal” ve “Portal 2” oyunlarını belki duyanlarınız vardır. Şahsım adına Devialet Phantom’un pakedini açıp eve kurduğum zaman aklıma hemen “Portal 2” oyunundaki yapay zekalı kişisel asistan olarak tanımlayabileceğim “Wheatley” geldi. İngiliz komedyen Stephen Merchant’ın sesi ile hayat verdiği “Wheatley” sanki ellerimin arasında duruyordu. Yüzümde bir gülümseme ile Phantom’u elektriğe bağladım ve bir anda gelecekten gelen bir ses eşliğinde cihazın yan tarafındaki kubbeler hareket etmeye başladı. Hiç bu kadar etkileyici bir ön çalıştırma sekansı yaşadığımı hatırlamıyorum!
Yazının başlığına dikkat ettiyseniz benim elimdeki model Silver Phantom. Silver Phantom ile standart Phantom arasında farklar tamamen güç ile alakalı. Diğer tüm özellikler birebir aynı. Standart Phantom 750W gücünde dahili bir amplifikatör ile sürülürken, Silver Phantom içerisinde ise 3000W gücünde bir ampli bulunuyor. Hal böyle olunca ses şiddeti farklılaşıyor. Standart Phantom 99dB ses şiddetine ulaşır iken, Silver Phantom’da bu değer 105dB’e ulaşıyor. Aradaki 6dB’lik fark kağıt üzerinde çok önemli değilmiş gibi gözükebilir ancak gerçek hayat şartlarında ses şiddeti açısından teorik olarak 2 katlık bir farktan bahsedebiliriz. Mekan boyutunuza göre 2 model arasında seçim yapabilirsiniz.
Devialet mühendisleri Phantom’un başarılı ses performansı verebilmesini sağlamak amacı ile çok sayıda yeni teknoloji geliştirmişler. Bunların tamamı patent ile korunuyor. Ürün için alınan patent sayısı 80’in üzerinde. Bunun yanında üretim süreci ile alakalı da bayağı kafa yorulduğu üreticinin web sitesindeki ayrıntılı makalelerden belli oluyor. İki parça olarak üretilen ürün son aşamada 1 tonun üzerindeki bir basınç ile birleştiriliyor.Yukarıda gördüğünüz yan taraftaki kubbe şekilli mid/bas sürücü hoparlör sisteminin hem sağına hemde soluna konumlandırılmış ve çalıştıkları zaman aralarında yaklaşık 30 kiloluk bir basınç oluşuyor. Böylesine bir basınç ile hoparlörün rijitliğini korumak için özel bir üretim tekniği geliştirilmiş.
Sürücülerden bahsetmişken, ürünün ön bölümünde özel bir korumaya sahip tiz sürücü yerleştirilmiş. Tiz sürücünün hemen üzerinde Devialet logosu bulunuyor. Her iki yanda ise alüminyum kubbe tipi mid/bas sürücüler var. Ürünün gövdesi özel bir plastikten üretilmiş. Beyaz renk parlak bir boya ile kaplanmış. Yan bölümler ise paslanmaz çelikten üretilmiş. Verilen bilgiye göre ürünün içi özel bir fiber malzemeden üretilmiş. İç bölümde alüminyumdan ayrı bir bölüm daha var. Muhtemelen bu bölüm 800MHz hızında çalışan çift çekirdekli ARM Cortex işlemci ve cihazın çalışmasını sağlayan yongasetlerine ev sahipliği yapıyor. Çok uzatmadan Phantom içerisinde minik bir bilgisayar sistemi bulunuyor diyebiliriz. Cihaz içerisindeki DAC 24bit/192kHz çözünürlüğe sahip.
Dialog ise Phantom hoparlör sistemleri için bir nevi multimedya kontrol merkezi olarak düşünülebilir. Aslında tek bir adet Phantom kullanacaksanız Dialog satın almanıza gerek yok. Birden fazla Phantom kullanarak alışılageldik tarz bir stereo sistem kurmak istiyorsanız veya evinizde farklı odalarda Phantom kullanmayı planlıyorsanız, Dialog satın almanız gerekiyor. Aslına bakarsanız eğer bütçeniz geniş ise Phantom’un yanında Dialog’u da satın alabilirsiniz. Tüm bağlantılarınızı Dialog üzerinden yaparak Phantom’u ev içinde istediğiniz gibi gezdirebilirsiniz mesela. Örneğin canınız balkona veya terasa mı çıkmak istedi. Alın hoparlörünüzü sadece elektriğe bağlayın. Hiçbir kablo veya bağlantı ile uğraşmayın… Tabii ki Phantom üzerinden Wifi bağlantısı da yapılabiliyor. Dialog’un güzelliği hem kurulum işlerini kolaylaştırması hemde kompakt boyu ile bir yerlere gizleyip tüm bağlantıları kendi üzerine toplayabilmesi. Dediğim gibi tamamen opsiyonel…
Dialog üzerindeki giriş çıkışlar şu şekilde, sol tarafta elektrik girişi, USB girişi, network girişi ve optik dijital giriş. Yukarıda gördüğünüz fotoğrafta en üstte gördüğünüz düğme ise hızlı kurulum noktasında büyük bir kolaylık sağlıyor. Kolaylık demişken Devialet’in Phantom için hazırladığı “Spark” isimli yazılımdan bahsetmeden olmaz. Size şöyle söyleyeyim, bu alanda gördüğüm en anlaşılır ve kolay kullanımı olan yazılımlardan bir tanesi olmuş Spark. Gerçekten dakikalar içerisinde kurulumu tamamlayabileceğiniz gibi evinizdeki hemen her medya dosyası bu sayede elinizin altında oluyor. Spark yazılımı Android, IOS, Windows ve MAC OSX işletim sistemleri ile uyumlu. fark edebileceğiniz üzere herhangi telefon, tablet ve hatta bilgisayarınıza bu yazılımı kurarak ev içerisinde farklı ortamlardan müzik dinleyebilmek mümkün.
Spark her türden ihtiyaca yönelik çözümleri de içerisinde barındırıyor. Şarkı listesi oluşturmaktan, internet radyolarına erişmeye, Tidal, Spotify gibi hizmetleri kullanmaktan farklı odalardaki cihazlarınızı kontrol etmeye kadar aklınıza gelebilecek hemen her işi üstlenebiliyor. Yazılım konuları ile uğraşan bir adam olarak her açıdan dört dörtlük bir yazılım olmuş. Devialet ekibini tebrik etmek lazım.
Tasarımın yanında bazı şeyler sizi bir bilim kurgu filminin içerisindeymiş gibi hissettiriyor. Kurulum sırasında Phatom’u ayarlamak için yazılım sizden hoparlöre dokunmanızı istiyor. Nasıl yani diyerek istemsizce dokunuyorsunuz ve yazılım Phantom’a dokunduğunuzu algılayarak kurulumu tamamlıyor. Delice ama kurulum gerçekten bu denli basit.
Hemen her Devialet ürününde olduğu gibi yazılım güncellemesi konusunda büyük bir ciddiyet söz konusu. Kullanıcılardan aldığım bilgilere göre ihtiyaç duyulan ancak eksik olan özellikler veya yeni servisler, bu güncellemeler ile Phantom’a kazandırılıyor(muş) Ben cihazı kutusundan açtığım zaman bir yazılım güncellemesi yükledim. Güncellemeler de son derece basit, Spark yazılımı sizi uyarıyor ve güncelleme için izin istiyor. İzni verdikten dakikalar sonra cihaz açılıp kapanıyor ve kullanıma hazır. Bu tarz cihazlarda, cihazın kendi özelliklerinini yanında yazılımında kullanıma büyük bir etkisi olduğu için güncellemeler çok önemli. Daha önce Devialet 200 incelemesinde de bahsettiğim gibi Fransız firma bu konuda ciddi mesai harcıyor. Devamlı olarak bir geliştirme söz konusu. Benim yaptığım güncelleme ile internet radyoları desteği iyileştirilerek, Tidal, Deezer gibi servislerde şarkı listesi yapma özelliği eklendi mesela.
Phantom’un arka bölümü de gayet sade. Arkada sadece bir düğmeye yer verilmiş. Bu düğme ile açma kapama işleminin yanında “reset”leme işlemini de yapabilmeniz mümkün. Bu bölümün hemen arkasında elektrik girişi bulunuyor. Hemen üstte ise network ve optik girişlere yer verilmiş. Kutu içeriğinde bu bölümü kapatan özel tasarımlı bir parça ve buna bağlı bir elektrik kablosu bulunuyor. Arzu edenler tabii ki kendi özel elektrik kablolarını da kullanabilirler. Ürünün altında ise Tree veya Gecko isimli aksesuarları takabileceğiniz bir aparat bulunuyor. Bu aparat kauçuk ayak sisteminin merkezine yerleştirilmiş. Phantom’u bu sayede arzu ettiğiniz yüzeye kaymadan konumlandırabilirsiniz.
Tree, Phantom’un tasarımına birebir uyan özel bir ayak sistemi. Bu ayak sistemi aynı zamanda kabloları da saklamaya yarıyor. Gecko ise duvara montaj ayağı diyebileceğim bir aksesuar ki, Phantom müşterisi olsam kesinlikle Gecko’yu satın alırdım. Cihazın fütüristik tasarımına uyan son derece ilginç bir yapısı var. Aksesuarlar demişken isteğe bağlı olarak özel bir uzaktan kumanda da meraklılara sunulmuş ancak her işinizi cep telefonu veya tablet ile yapabileceğiniz için ben olsam kumanda ile uğraşmazdım. Phantom için son aksesuar ise özel bir taşıma çantası. Bunun da pek gerekli olduğunu düşünmüyorum. Ancak şurada Fransız firmanın hakkını da teslim etmek lazım, ürün ile alakalı aksesuarlar kullanım kolaylığı açısından önemli. Ha satın alırsınız almazsınız ancak bir gün ihtiyacınız olduğunda satın alabileceğinizi bilmek önemli. Ürüne bir konsept ile yaklaşarak tüm bu aksesuarların üretilmiş ve tüketicilere sunulmuş olması bence akıllıca bir karar…
Phantom son dönemlerde popüler hale gelen NAS’lardan Apple Airport gibi cihazlara kadar hemen her şeyi destekliyor. Her farklı cihaz için kapsamlı kurulum kılavuzları üreticinin web sitesine eklenmiş. Hoş kurulum süreçleri aslında o kadar basit ki, kılavuzlara ihtiyaç duymadan kurulumu hızla yapıyorum. Kurulum konusunda -hiç zannetmiyorum ama- zorlanırsanız Devialet tarafından hazırlanmış adım adım kurulum videoları da mevcut. Ben tek bir adet Devialet Silver Phantom kullanacağım için ayarlarımı yaparken “mix” yani sağ ve sol kanalı beraber çal seçeneğini işaretledim. Ancak arzu eden meraklılar iki adet Phantom kullanarak klasik anlamda çift hoparlörlü bir stereo sistem kurabilirler. Artık yavaş yavaş dinleme notlarına geçebiliriz.
Bir yorum ekleyin