ATC SCM 20 Bölüm III

İkinci Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız

Kullanılan amplifikatörler Audio Analog Maestro, Micromega 20 ve 4000 CD, 30 CD pre-power, Cairn KO2- nitro ve CD ile Electrocompaniet ECI 5 oldu. Kablolar ve interconnectler Van den Hull idi.

İlk izlenimde hemen söylemeliyim ki ATC pasiflerin her zaman zor sürülür ve amplifikatör beğenir ünü devreye girdi . Benim adeta” bir mücevher” diye lanse edeceğim SCM 20 her amplifikatörü sevmiyor ve gerçekten güç istiyor ama bulunca neler oluyor.

SCM 20’ler Audio Analog ile anlaşabildi. Sony SCD-1 ile 5 adet CD’yi teste aldım.

Velntin Sylvestrov Bagatellen und Serenaden (ECM) – Mendelssohn Complete Concertos (BIS SACD) – DUO Luca Pianca&Vittorio Ghielmi (Harmonia Mundi) – Seven Comes eleven-Herb Ellis-Joe Pass (SACD)- Pat Metheny – One Quiet Night

Yazıya başladığım günden itibaren 5 gün geçti. Objektif olarak değerlendirmem yanında geçtiğimiz yıl H-fi World’ün “best of the world” olarak duyurduğu Usher BE 10’un yanında şüphesiz ve kesin olarak söyleyebilirim ki tercihinizi kullanacağınız bir hoparlör. Ünlü mid’i olmamasına rağmen mid ve tizlerde son derece müzikal dengeli.

Muhteşem bir müzikalite, Duo da Pianca ve Ghelmi’de lute viola di gamba, ikilisinde uzanıp CD’yi değiştirme veya parça geçme gibi bir lüksü size sağlayamayacak kadar sıcacık, dengeli. Mendelson’da agresif ve heyecanlı ne gelirse gelsin sunacak bir güç korkusuz bir sövalye. Sylvestrov’un her zaman ölümü çağıran karamsarlığında duru ve olgun, Herb Ellis -Joe Pass’da ikiliyi yanınıza taşıyan bir dost, arabulucu- Metheny’de de derin ve anlamlı bir ifade.

ATC SCM 20 baştan çıkarıcı ve karşısındakine yalnız ve yalnız müzik dinlemesini tavsiye eden bir hoparlör

Derin analizlerde bir şeyler söylemek gerekirse alt alta sıralanan faktörler vardır. Bilirsiniz transparanlık- sahne tepkime vs gibi şıklar belki gelecekte bir şeyler yazmama bu sayfalarda izin verilirse belki yine bunlardan söz edeceğim ama şunu söyleyebilirim ki ATC bütün bu söylemleri elinin tersiyle kenara itiyor “O bir hoparlör”

Mutlak vurgulanması gerekli olan bir sorun, ATC’nin basları ile ilgili çeşitli forumlardan da takip ediyorum bazı ATC sahipleri bu hoparlörün baslarından şikayetçi hatta rakamda vererek 125-150 hz’in altında işe yaramaz olarak nitelendiriyorlar. Elbette bunlar iddialı sözler, ne demek istediklerini anlamaya çalışarak analizci ve eleştirel olarak dinlediğim zaman ortaya bazı gerçeklerin çıktığını itiraf etmem lazım:

Bir defa ATC yumuşak bir hoparlör değil. Yumuşaklıktan kastım nedir? ATC başta da söylediğim gibi sert ve dinç bir hoparlör benim için onun her tınısı doğru ama baslarda kullanıcıyı mutsuzluğa götüren elbette rakamsal olarak iddia edilen frekansları vermeme değil tınılardaki problem. Sub woofer’da aldığınız o derin yumuşak basları ilk anlarda almanız zor. Örnek verecek olursak bir Wilson Audio veya J.M.Lab’daki basları almanız o tınılara ulaşmanız zor. Burada tartışılacak konu tınılarsa evet o sese alışkansanız bir yoksunluk içerisinde olmanız doğal. Haklıdır şikayet edenler ama doğruluk aranacaksa, hangisi doğru? Tartışılması gereken o.

Bir diğer konu ATC’nin yanma süresinin ciddi uzun oluşu. Kullandıkça ve amplifikatörünü bulduktan sonra sahibine özel keyifler verecek bir hoparlör. Kendi testlerimden sonra eve bas hastalığı olan müziksever dostlarımı çağırdım. Bol bol dinledik ve çeşitli hoparlörlerle karşılaştırdık. O yumuşak, derin basları olan ETON’un bütün güzellikler, sunan BE 10’ların yanında müzik dinlerken herkes tarafından, istisnasız herkes tarafından tercih edilmesi SCM 20’nin objektif değerlendirilmesi konusunda önemli bir kriter olarak ortaya çıktı.

ATC’nin baslarını tartışmayı forumlara, ATC sahiplerinin ve onu dinleyenlerin görüşlerine bırakmak en doğrusu. ATC’nin temelde frekanslarla teknik anlamda bir sorunu yok. Bas bütün kabinlerin en büyük sorunu ATC bunu kendince halletmiş ama tını olarak beklentilere cevap vermemesi sanırım ATC karakteristiğine yaklaşımın uzak ya da yakın oluşu ile ilgili bir sorun olarak değerlendirilmeli. SCM 20’nin, yaptığım testlerinde kulağına güvenerek çağırdığım bazı dostlarımdan aldığım ilk tepkilerde aynı doğrultudaydı. Baslar eksik bulundu. Dinlemeye devam ettik. Bir süre sonra yorumlar farklılaştı “eksik gibi duruyor ama doğru bas” dediler.

ATC de öyle diyor, piyasadaki hoparlörlerin çoğu kulak kirletmiş durumda ama burada ATC’nin bası ”doğru, eksik vs“ olarak olarak değil kişilerin anlayışına ve kulak değerlendirmelerine göre yapmasının daha doğru olacağı kanısındayım.

ATC’nin midrange olmadan ve aktif olmadan çıkardığı SCM 20, SCM 40’a göre neredeyse 2 kat fiyata satılıyor. Liste fiyatı 4.250 Pound. 40’la mukayese edildiğinde karakteristiğin aynı olduğunu söylemem lazım ama 2 yola rağmen 40’a göre daha ilerde bir ATC.

SCM 20’yi karşılaştırabileceğim hoparlör sayısı ne yazık ki çok az. Her zaman söylerim iki yollu kule tipi (Floorstand) odyofil hoparlör sayısı dünyada da çok kısıtlı hele ülkemizde iyice az. Bildiğim kadarı ile ProAc, Kudos, PMC, Totem Forest ve Xavian dışında pazarımızda bir hoparlör yok. İmkan olsa yan yana test edebilsek belki ATC’nin değerine daha kolay ulaşılabileceğini tahmin ediyorum.

10 üzerinden 8.5 verebileceğim bir hoparlör olarak SCM 20 ATC’nin fiyatından dolayı zor satılacağı bir ülkede markanın lokomotifi olacak düzeyde bir ürün. Emsallerinden pahalı. Kırdıgım 1.5 puan ise zaten bu fiyat ve zor sürülebilirliği nedeni ile.

SCM 20 firmanın ithalat listesinde yok ama sanırım önümüzdeki dönemler mutlaka olacaktır.

Vefa Çiftçioğlu

ATC SCM 20
Dağıtıcı: Extreme Audio
Fiyat: 4.250 Sterlin

İlk Sayfaya Ulaşmak İçin Tıklayınız

Tags: ,